Özdemir’in Kadın Yoksulluğu Araştırma Önergesi Reddedildi

SİYASET

Önergenin görüşmeleri sırasında Genel Kurul’da söz alan Özdemir, yaptığı konuşmada ekonomik krizin en ağır yükünü kadınların taşıdığını belirterek, “Yoksulluğun yükünü en çok taşıyan kim? Emeğin ve sabrın adı olan kadınlar.” dedi. Konuşmasına Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.” sözüyle başlayan Özdemir, “Bu söz yalnızca bir hitap değil, bir vizyondur. Ancak bugün, onurlu Türk kadınının yaşadığı yoksulluğu artık veriler değil, sokaklar söylüyor.” ifadelerini kullandı.

“Her kadınımız oldu bir Maliye Bakanı”

Kadınların artan hayat pahalılığı ve gelir kayıpları nedeniyle önce kendi ihtiyaçlarından feragat ettiğini dile getiren Özdemir, “Kadınlar çocuklarının karnını doyurmak, giydirmek ve borçlarını ödemek için krediler çekiyor. Eğitim masraflarını karşılamak için savaşıyor; her kadınımız oldu bir Maliye Bakanı.” dedi. Özdemir, konuşmasında yaşadığı bir olayı da aktararak şunları söyledi: “Geçen hafta hastanede temizlik işleri yapan bir kadınla konuştum. Asgari ücret alıyor, üç çocuğu var. ‘Nasıl geçiniyorsun?’ dedim, ‘TikTok’ta dans ediyorum.’ dedi. ‘Neden?’ dedim, ‘Çocuklarım için.’ dedi. Yutkundum. Bu çocuklar büyüdüğünde sizlere soracaklar: ‘Siz ne yaptınız da biz bunları yaşadık?’ diye.”

“Bu mu sizin aile değeriniz?”

TÜRK-İŞ verilerini paylaşan Özdemir, dört kişilik bir ailenin geçim sınırının 91 bin lira, açlık sınırının 28 bin lira olduğunu hatırlatarak, “Asgari ücret 22 bin 104 lira. Mutfakta enflasyon yüzde 33’ü geçmiş, tencere kaynamıyor; tencere artık eylemlerde kullanılıyor. Kadınlar çöpten sebze meyve topluyor, ‘Resmimi çekme, ailem bilmiyor.’ diyor. Bu mu sizin aile değeriniz? Sözde Aile Yılı’ndayız, kadının onurunu düşürdüğünüz yere bakın.” dedi.

“Sebep yoksulluk, sonuç umutsuzluk”

Ekonomik model eleştirisinde bulunan Özdemir, “İktidar ‘Faiz sebep, enflasyon sonuç.’ diyerek milleti yoksulluğa mahkûm etti. Gözleri ışıldayan bakanlarla ‘Ülkeyi uçuracağız.’ dediniz, uçurumun kenarına getirdiniz.” ifadelerini kullandı. Son üç yılda 543 bin boşanma gerçekleştiğini, binlerce kişinin geçinebilmek için hileli boşanmalara yöneldiğini belirten Özdemir, “TikTok’ta, sokak aralarında bataklığa saplanmış, fuhşa sürüklenmiş kadınlarımızın sayısı bile belli değil. Her sayının ardında yoksulluğun pençesinde bir kadının çığlığı var. Sebep yoksulluk, sonuç umutsuzluk.” diye konuştu.

“Kadın devletin karar mekanizmasında yok hükmünde”

Kadınların istihdama katılım oranının düşük olduğuna dikkat çeken Özdemir, “Avrupa’da kadın istihdamı yüzde 45-60 arasında değişiyor, Türkiye son sıralarda. TÜİK’e göre kadınların istihdama katılma oranı yüzde 32,6, genç kadınlarda işsizlik oranı yüzde 22,7. Her üç kadından biri yoksulluk riskiyle karşı karşıya. Tarımda çalışan kadınların yüzde 90’ı kayıt dışı. Kadının sırtında yük çok ama hakkı yok.” dedi. Özdemir, Bakanlar Kurulu’nda yalnızca bir kadın bakan bulunduğuna, Türkiye’de sadece 4 kadın vali ve 43 kadın kaymakam olduğuna işaret ederek, “Kadın devletin karar mekanizmasında da neredeyse yok hükmünde.” ifadelerini kullandı.

“Bizim meselemiz siyaset değil, ekmek, onur ve adalet meselesidir”

Orta Doğu’da kadının susturulduğunu, perdelerin arkasına hapsedildiğini belirten Özdemir, “Zihin dünyanızla örtüşüyor olabilir ama biz Orta Doğulu değiliz! Bizim yönümüz çağdaşlığa, eşitliğe dönüktür. Siz ne zaman yüzünüzü karanlığa çevirdiniz de kadını geri plana iten bu zihniyeti normalleştirdiniz?” diye sordu. Konuşmasını “Bu ülkenin kadını ‘Artık idare ediyoruz’ değil, ‘Yeter artık!’ diyecek. O gün geldiğinde bu kürsüde ‘Kadınlar kazandı, yoksulluk bitti.’ demek bize nasip olacak. Güçlü kadınlara alışacaksınız. Biz kazanacağız, Türkiye kazanacak.” sözleriyle tamamladı.