© Haberanaliz.net 2005

Erdoğan: “Hedefimiz ithalatı düşürerek, enerji faturamızı hafifletmek ve Türkiye'yi ihracatçı bir ülke yapmaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 Yılı Yenilenebilir Enerji Yatırımları Toplu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Hedefimiz ithalatı düşürerek enerji faturamızı hafifletmek, nihai olarak da Türkiye'yi kaynakta ve teknolojide net ihracatçı bir ülke yapmaktır. Ülkemizin geniş yenilenebilir enerji potansiyelinin daha fazla kullanılması ve yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin mümkün olan en üst seviyeye ulaştırılması enerji stratejimizin temel unsurlarını teşkil ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2024 Yılı Yenilenebilir Enerji Yatırımları Toplu Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, programa vesile olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ve ekibine teşekkür etti.

Geçen hafta, yurt içinden ve yurt dışından seçkin isimlerin katılımıyla düzenlenen İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi'ne iştirak ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Enerji dönüşümü, madencilik, arz güvenliği, kritik mineraller, hidrokarbonlar gibi hepsi birbirinden önemli başlıklarda Türkiye'nin potansiyelini bir kez daha değerlendirme fırsatı bulduk. Ülkemizin enerji alanında farklı bir ivme yakaladığı herkes tarafından ifade edildi" diye konuştu.

Türkiye'nin enerjide adeta kendisiyle yarış hâlinde olduğunu, bugün de son yıllarda atılım yapılan yenilenebilir enerji alanında hizmete alınan projelerin toplu açılış törenini gerçekleştirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, törenin ve bugün resmen hizmete sunulan yatırımların ülke, millet ve enerji sektörü için hayırlı olmasını diledi.

“ENERJİNİN, TÜM DEVLETLERİN EN ÖNEMLİ MESELELERİ ARASINA GİRDİĞİ BİR ÇAĞDA YAŞIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu önemli yatırımları ülkeye kazandıran firmaları, kurumları ve Bakanlığı tebrik ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Enerjinin, özellikle de enerji arz güvenliğinin büyük küçük demeden, tüm devletlerin en önemli meseleleri arasına girdiği bir çağda yaşıyoruz. Dünyamız büyüyor, ekonomiler gelişiyor. Buna bağlı olarak enerji talebi de hızla artıyor. Bilhassa gelişmekte olan ekonomiler hem geçmişi telafi etmek hem de belli bir kalkınma düzeyine ulaşabilmek için dünya ortalamasının da üzerinde büyüme oranları kaydediyor. Bu tabiatta da hissedilmektedir. Enerji ihtiyacının her gün arttığı bir tabloda zaten küresel ısınma tehdidiyle karşı karşıya olan doğal çevreye yeni riskler eklenmektedir.

Şu ikilemle giderek daha fazla muhatap oluyoruz. Bir taraftan hayatımızı devam ettirmek için daha fazla enerji kullanırken diğer taraftan hayatımızı sürdürdüğümüz çevreyi tahrip ediyoruz. Tabii bir de buna küresel risklerin ve yaşam alanlarına yönelik tehlikeleri ilave ettiğimizde nasıl karmaşık bir sorunla yüzleştiğimiz, daha net görülecektir. Uluslararası kuruluşların tamamı ekonomik büyüme ve teknolojiyle birlikte enerji ihtiyacımızın da katlanarak artacağını söylüyor. Enerji kullanımına paralel olarak enerji sarfiyatından doğan sera gazlarının dünyamıza verdiği zarar da istikrarlı bir şekilde büyüyor. Bu temel gerçeklerin bize anlattığı şudur, enerji talebimiz hızla yükselirken hidrokarbon başta olmak üzere temel enerji kaynaklarımız erimekte yine aynı süreçte dünyamız kirlenmektedir."

"ARZ GÜVENLİĞİ, KAYNAK ÇEŞİTLİLİĞİ MİLLÎ GÜVENLİĞE DAİR KONULAR OLARAK GÖRÜLMEYE BAŞLANDI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomik bakımdan gelişmiş devletler dâhil dünyadaki tüm ülkelerin, enerji politikalarını bu tabloya göre planladığına ve adımlarını buna göre attığına dikkati çekerek, "Enerji kaynaklarına erişimle ilgili rekabet kızışırken, enerji arz güvenliğini garanti etmeye yönelik çabalar yoğunlaşıyor. Fosil yakıtlar noktasında avantajlı konumda olan ülkeler bile rezervlerinin çok uzak olmayan bir tarihte biteceğini bilerek hareket ediyor" dedi.

"Arz güvenliği, enerji diplomasisi, kaynak çeşitliliği, sadece teknik meseleler değil, doğrudan millî güvenliğe dair konular olarak görülmeye başlanmıştır" ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Enerji arz güvenliğinin sağlanması hemen her devlet için bir beka meselesi hâline dönüşmüştür. Geçtiğimiz günlerde Avrupa'nın kimi yerlerinde yaşanan kesintiler enerjinin hayatımızda tekabül ettiği vazgeçilmez yeri bir kez daha göstermiştir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecekte enerji kaynakları üzerindeki rekabetin daha da sertleşip, daha yıkıcı bir hâl alacağını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Son yıllarda patlak veren krizlerin hepsinde enerji, belirleyici role sahiptir. Afrika'dan Asya'ya, Orta Doğu'dan Latin Amerika'ya dünyanın birçok bölgesinde tırmanan gerilimleri, enerji yarışından bağımsız okuyamayız. Bir damla petrolü oluk oluk akan insan kanından daha değerli gören zihniyet hiç değişmedi, hiçbir zaman değişmeyecek. Bunlar kendi rahatları, kendi güvenlikleri, kendi gelecekleri için mazlumların kanlarından beslenmeye devam edecektir. Burada şunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Biz enerji meselesini bir rekabet unsuru olarak değil çıkarların uzlaşacağı, herkesin fayda sağlayacağı bir işbirliği vesilesi olarak görüyoruz.

Hep söylediğim gibi sömürmeye değil beraberce kazanmaya talibiz. Hangi coğrafyada enerji hamlemiz varsa özünde işte böyle bir hassasiyet vardır. İnşallah bu hakkaniyetli ve adaletli tavrımızı her ne pahasına olursa olsun her şart altında muhafaza edeceğiz. Ülkemizi başarıdan başarıya koşturduğumuz alanların en başında enerji sektörü geliyor. Nükleer enerjiden hidroelektriğe, rüzgârdan jeotermale, güneş enerjisinden petrol ve doğal gaza kadar her alanda ciddi yatırımlar yaptık. Karadeniz ve Gabar'daki keşiflerimizde makûs tarihimizi değiştirdik. Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projemiz ile ülkemizi farklı bir lige yükselttik. Ayrıca Türkiye'yi enerji koridorlarının kesiştiği bir merkeze dönüştürdük. Son 23 yılda nereden nereye geldiğimizin en yakın şahidi sizlersiniz. İster muvafık ister muhalif olsun elini vicdanına koyan herkes Türkiye'nin enerji alanında büyük bir sıçrama yaptığını zaten kabul ediyor."

“HEDEFİMİZ, ENERJİ İTHALATINI DÜŞÜRMEK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı temel verileri paylaşmakta fayda gördüğünü belirterek, 20 yılda ülkenin enerji ihtiyacının üç katına çıktığını bildirdi. Elektrik talebinin 2035'e kadar en az yüzde 50 oranında artacağını öngördüklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Enerji arzımızda ithal kaynaklara ait pay şu an yüzde 70 düzeyinde. Her yıl değişmekle birlikte 60 ila 100 milyar dolar civarında enerji kaynaklı bir ithalat faturamız var. Hedefimiz bu ithalatı düşürerek, enerji faturamızı hafifletmek nihai olarak da Türkiye'yi kaynakta ve teknolojide net ihracatçı bir ülke yapmaktır. Ülkemizin geniş yenilenebilir enerji potansiyelinin daha fazla kullanılması ve yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin mümkün olan en üst seviyeye ulaştırılması enerji stratejimizin temel unsurlarını teşkil ediyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için, yenilenebilir enerjinin, en önemli sac ayaklarından birini oluşturduğunu söyledi.

Türkiye'nin hâlihazırda yenilenebilir kurulu gücü bakımından Avrupa'da beşinci, dünyada 11'inci sırada yer aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, mevcut teknolojilerin verimliliğinin artırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesi, özellikle de buna yönelik politika ile stratejilerin uygulanmasına büyük önem veriyoruz. 2025 yılı mart ayı itibarıyla kurulu gücümüz 118 bin 185 megavata ulaştı. Bunun yüzde 60'ı yenilenebilir kaynaklardan oluşuyor. 2005 yılında hiç olmayan güneş enerjisi kurulu gücümüz bugün 21 bin 833 megavata ulaştı. Bu büyük başarı, yıllardır büyük bir kararlılıkla sürdürdüğümüz planlama ve yatırım stratejilerimizin bir ürünüdür. 2035 yılına kadar güneş ve rüzgâr kurulu gücümüzü 120 bin megavata çıkarmayı hedefliyoruz. Bu amaçla yaklaşık 80 milyar dolarlık yatırım yapacağız."

"50 BİN KİŞİYE İSTİHDAM İMKÂNI SAĞLANDI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeşil enerji hedeflerine ulaşmak için yeşil iletim altyapısının kurulduğunu aktararak, "2035 yılı itibarıyla 5 bin megavatlık deniz üstü rüzgâr kapasitesi oluşturmayı hedefliyoruz. Şu rakamlar da son derece çarpıcıdır. Projeksiyonlar ülkemizin yıllık en az 180 milyar kilovatsaat hidroelektrik, 140 bin megavat rüzgâr enerji santrali, 53 bin megavat yüzer güneş enerjisi santrali, 4 bin 500 megavat gücünde jeotermal enerji üretim tesisi potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor. Bu potansiyelimizi kuvveden fiile çıkarmak için her yolu deniyoruz" diye konuştu.

Yenilenebilir enerji kaynaklarını destekleme mekanizması YEKDEM ile yatırımcıların yanında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları paylaştı: "Hem yenilenebilir enerji yatırımlarını hem de bu yatırımlarda kullanılan ekipmanın ülkemizde üretimini teşvik ediyoruz. 2014 yılında sektörde sadece 27 imalatçı varken, bugün 500 imalatçımız var. Bu sayede ana ekipman imalatçıları ve alt tedarikçilerle birlikte 50 bin kişiye istihdam imkanı sağlandı. Güneş santrallerinde kullanılan aksamlarda yüzde 75, rüzgâr santrallerinde ise kule, kanat ve jeneratörde yüzde 70'in üzerinde yerlilik oranına ulaştık. İnşallah çok daha iyi seviyeleri yakalayacağız."

“ESERLERİMİZLE, YATIRIMLARIMIZLA, PROJELERİMİZLE KONUŞUYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırımcıların karşı karşıya olduğu sıkıntıları asla göz ardı etmediklerinin altını çizerek, şöyle devam etti: "Özellikle 48 ayı bulan izin süreçlerini 18 aya düşürmek istiyoruz. Rüzgâr ve güneş enerjisi izin süreçleri ile ilgili hazırlıklarımızı tamamladık. Konuyu bir an önce Meclis'in takdirine sunarak bu alandaki düzenlemeleri sadeleştirmeyi arzu ediyoruz. İzin süreçlerinin kısalmasıyla birlikte tahsis ettiğimiz ve edeceğimiz kapasiteleri çok daha hızlı bir şekilde hayata geçireceğiz. Dikkat ederseniz bütün bu rekorların, gelişmelerin, geleceğe odaklanan vizyon projelerinin hiçbiri muhalefetin gündeminde yer almıyor. Ekonomik büyümeymiş, yatırımmış, dış politikaymış, enerji hamleleriymiş. Bakın üzülerek söylüyorum. Bunların hiçbirini takip etmiyorlar. Hiçbiriyle ilgilenmiyorlar. Sadece yolsuzluk iddialarına değil, küresel ölçekte yaşanan gelişmelere de gözlerini kapatmışlar. Daha doğrusu gözlerine bant çekmişler. Gözleri var ama görmüyorlar, kulakları var ama duymuyorlar. Gerçekleri bal gibi bildikleri hâlde maalesef bunu dillendirmeye cesaret edemiyorlar."

Kafasını kuma gömerek, görünmez olduğunu zannedenlere bir an önce kaçtıkları hakikatle yüzleşmeleri tavsiyesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onlar enerjilerini boşa harcarken, biz şu an yaptığımız gibi tüm enerjimizi Türkiye Yüzyılı'nın inşasına sarf etmiş durumdayız. Sahte ve saçma tartışmalarla ülkemizin enerjisini tüketmeye çalışanlara inat, Türkiye'nin enerjisini çoğaltmak için gece gündüz çalışıyoruz. Hakaretle, tehditle, sorumsuz siyasi söylemlerle değil, burada olduğu gibi eserlerimizle konuşuyoruz. Yatırımlarımızla, projelerimizle konuşuyoruz" ifadesini kullandı.

 "2024'TE 6 BİN 182 ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALİ DEVREYE ALINDI"

"Türkiye'nin hızını yavaşlatan kutuplaştırma siyasetinin, bunu körükleyenler başta olmak üzere hiç kimseye bir faydasının olmadığı açıktır" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün ülkemizin en büyük ihtiyacı laf yarıştırmak değil, hizmet ve eserleri yarıştırmaktır. Bakın şu rakamlar Türkiye'nin asıl gündeminin ne olduğunu göstermesi açısından fevkalade önemlidir. 2024 yılında 81 ilde irili ufaklı toplam 6 bin 182 elektrik üretim santrali devreye alındı. Santrallerin toplam yatırım değeri yaklaşık 5 milyar dolar, kurulu gücü ise 6 bin 818 megavat. Bunun 6 bin 676 megavatı bir başka ifadeyle yüzde 98'i yenilenebilir enerji santrallerinden müteşekkil. Bunların 5 bin 282 megavatını güneş, 1058 megavatını rüzgâr santralleri oluşturuyor. 2024 yılında gerçekleşen yenilenebilir yatırımlarının yıllık üretim kapasitesi 13,8 teravat saattir. Bu elektriğin doğal gazdan karşılanması durumunda ithal edilecek doğal gazın parasal karşılığı 1,3 milyar dolardır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 yılında devreye alınan yenilenebilir enerji yatırımları sayesinde, yıllık 12,5 milyon ton karbondioksit salınımının engellendiğine dikkati çekerek, "2024'te devreye alınan 6 bin 676 megavatlık yenilenebilir enerji yatırımlarımız, birçok ülkenin toplam kurulu gücünden daha fazladır. Açılışını yapacağımız Gülpınar, Geyve, Atares-2 rüzgâr enerjisi santralleriyle, Yeşilyurt ve NG Kütahya güneş enerjisi santrallerimizin hayırlı olmasını diliyorum. Bu yatırımların ülkemize ve milletimize kazandırılmasında emeği geçenleri tebrik ediyorum. Temiz enerji yatırımlarını teşvik etmeyi ve desteklemeyi sürdüreceğimizi burada tekrar vurgulamak istiyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında, enerji santrallerinin açılışını yapmak üzere Bursa, Çanakkale, Kütahya, Sakarya ve Şanlıurfa'ya canlı bağlantı gerçekleştirdi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER