Zaharova: Minsk anlaşmalarını reddeden ülkeler 30 günlük ateşkes istiyor
SİYASETRusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Minsk Anlaşmaları’nı reddeden ülkeler
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, daha önce Minsk Anlaşmaları’nı Kiev lehine zaman kazanmak amacıyla kullandıklarını itiraf eden ülkelerin, şimdi Kiev rejiminin toparlanabilmesi için 30 günlük bir ateşkes sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Zaharova’nın Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:
“Hazırlık sürecinde Kiev’e Berlin ve Paris yardımcı olmuştu. 2022 yılında Almanya’nın eski başbakanı Angela Merkel ve Fransa’nın eski cumhurbaşkanı François Hollande, Minsk Anlaşmaları’nın uygulanmasının aslında hiçbir zaman planlanmadığını, bu anlaşmaların yalnızca Ukrayna’yı Donbas sorununu askeri yolla çözmeye hazırlamak için zaman kazanma amacıyla kullanıldığını açıkça ifade etmişlerdi. Bugün aynı ülkeler, Kiev’e askeri potansiyelini yeniden inşa edebilmesi ve Rusya ile çatışmayı sürdürebilmesi için nefes aldıracak 30 günlük bir ateşkesi savunuyorlar.”
Ukrayna krizinin çözümüne yönelik 15 Mayıs’ta İstanbul’da yapılması planlanan müzakerelere Vladimir Zelenskiy’in katılmaya hazır olduğu yönündeki haberler üzerine, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Zelenskiy ile şimdiye kadar yalnızca bir kez, Aralık 2019’da Paris Zirvesi’nde görüştüğünü hatırlattı.
Cumartesi günü, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ile İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Polonya Başbakanı Donald Tusk, Kiev’de düzenlenen ve 'gönüllüler koalisyonu' olarak adlandırılan bir toplantıya katılmışlardı.
Macron ve Merz, Moskova’nın Batı tarafından önerilen 30 günlük ateşkes şartlarını kabul etmemesi durumunda, Rusya’ya karşı önümüzdeki günlerde yeni bir yaptırım paketi uygulanabileceğini ifade etmişlerdi. Bu açıklamaya rağmen, Kiev yönetiminin tüm ateşkesleri ihlal ettiği ve hala Rusya ile müzakereleri yasaklayan kararı yürürlükten kaldırmadığı belirtilmişti.
2014’ten 2022’ye kadar süren Donbas çatışması sırasında Minsk, krizin çözümüne yönelik barış müzakereleri için bir platform işlevi görmüştü. Ukrayna’nın güneydoğusundaki çatışmayı çözmeye yönelik ilk protokol Eylül 2014’te Minsk’te imzalanmıştı. Minsk Anlaşmaları’nın uygulanmasına ilişkin önlemler paketi (“Minsk-2”) ise 12 Şubat 2015’te imzalanmıştı.
On üç maddeden oluşan bu belge, özellikle Donbas’ta ateşkes sağlanmasını, Kiev güçleri ile yerel milisler arasındaki temas hattından ağır silahların çekilmesini ve Donbas’taki duruma yönelik uzun vadeli siyasi çözümleri öngörmekteydi.
Ancak Kiev yönetimi Minsk Anlaşmaları’nı sistematik olarak ihlal etmişti. Rusya’nın özel askeri harekatına başlamasının ardından, eski Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko, eski Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, eski Almanya Şansölyesi Angela Merkel ve eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson, ne Fransa’nın, ne Almanya’nın ne de İngiltere'nin Minsk Anlaşmaları’nı hiçbir zaman ciddiye almadığını, Ukrayna yönetiminden bu anlaşmalara uymasını talep etme niyetinde olmadıklarını ve bu anlaşmaları yalnızca zaman kazanmak, Kiev’in güç toplamasını ve Rusya ile çatışmaya hazırlanmasını sağlamak amacıyla kullandıklarını açıkça beyan etmişlerdi.
Putin daha önce Ukrayna'ya 15 Mayıs'ta İstanbul'da önkoşulsuz olarak doğrudan görüşmelere devam etmeyi teklif etmişti. Devlet Başkanı, ilgili müzakereler sırasında tarafların bir ateşkes anlaşmasına varabileceklerini de göz ardı etmemişti.
Rusya Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya'nın uzun vadeli barışçıl çözüm yollarını ciddi bir şekilde aramaya kararlı olduğunu söylemiş, Ukrayna ile önerilen müzakerelerin amacının çatışmanın temel nedenlerini ortadan kaldırmak ve Rusya'nın çıkarlarını güvence altına almak olduğunu belirtmişti.
Buna karşılık Vladimir Zelenskiy, Moskova'da daha önce kabul edilemez olarak nitelendirilmiş şartları yeniden öne sürmeye başlamıştı. Moskova’nın 12 Mayıs’tan itibaren tam bir ateşkesi kabul etmesini istemiş, ancak bu durumda Kiev yönetiminin müzakere masasına oturacağını belirtmişti.
ABD Başkanı Donald Trump ise Kiev'deki yetkilileri, Putin’in Türkiye’deki görüşme teklifini derhal kabul etmeye çağırmıştı. Trump, bu tür müzakerelerin en azından bir anlaşmanın mümkün olup olmadığını görmek açısından önemli olduğunu vurgulamıştı. Ardından Zelenskiy, Rusya Devlet Başkanı’nı Perşembe günü Türkiye’de bekleyeceğini açıklamıştı.
haber ve kaynak: sputnik
İlginizi Çekebilir
DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan: Barış helaldir, ertelemek haramdır
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlediği grup toplantısında Türkiye'nin kritik bir süreçten geçtiğini belirterek, "Barış helaldir, ertelemek haramdır. Büyük bedellerle yürütülen mücadele yerini artık meselenin çözümüne ve demokratik bir toplumun inşasına bırakıyor" dedi.
Zelenskiy, İstanbul’daki ateşkes görüşmesine Trump’ın da katılmasını istedi
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ABD Başkanı’nın 15 Mayıs’ta İstanbul’da Vladimir Putin ile doğrudan görüşme fikrini desteklediğini belirterek, Donald Trump’ın da bu görüşmede yer almasını umduğunu söyledi.
Witkoff: Putin'in onayı olmadan Ukrayna'da barış anlaşması olmaz
ABD’nin Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in onayı olmadan Ukrayna konusunda barış anlaşması yapılamayacağını belirtti.
Erdoğan: “Terörsüz Türkiye sürecinde kritik bir eşiği daha aştık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Terörsüz Türkiye sürecinde bugün kritik bir eşiği daha açtık. Terör örgütü kendini feshetme ve silahları teslim etme kararı aldığını açıkladı. Alınan kararı; ülkemizin güvenliğinin, bölgemizin huzurunun, milletimizin ebedi kardeşliğinin perçinlenmesi adına önemli buluyoruz” dedi.