DEM PARTİLİ ODUNCU, ‘SANSÜR YASASI’NIN KALDIRILMASINI TEKLİF ETTİ
SİYASETDEM Parti Batman Milletvekili Zeynep Oduncu Kutevi, kamuoyunda “sansür yasası” olarak anılan ve Ekim 2022’de yürürlüğe girmesinin ardından binlerce soruşturmaya konu edilen “yanıltıcı bilgi” düzenlemesinin kaldırılmasıyla ilgili kanun teklifi verdi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Batman Milletvekili Zeynep Oduncu Kutevi, başta gazeteciler olmak üzere toplumun birçok kesimine yönelik baskıya dönüşmesiyle sık sık gündeme gelen “sansür yasasının” kaldırılması için kanun teklifi sundu. Oduncu, gazeteciler üzerinde baskı aracına dönüşen düzenlemeyle eleştirel haberciliğin cezalandırıldığını, bu nedenle söz konusu düzenlemenin yürürlükten kaldırılmasını istedi.
‘YASA, BASIN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ÜZERİNDE BASKI UNSURU HALİNE GELDİ’
Kanun teklifinin gerekçesinde, Oduncu, Türk Ceza Kanunu’na 2022 yılında eklenen “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçunun yürürlüğe girdiği gün itibariyle basın ve ifade özgürlüğü üzerinde ciddi bir baskı unsuru haline geldiğini belirtti.
Bu yasa ile birlikte adil, bağımsız ve tarafsız haberciliğin kısıtlandığını, toplumun haber alma hakkına büyük bir tehdit oluşturduğunu dile getiren Oduncu, şu ifadeleri kullandı:“Basın ve ifade özgürlüğü, demokratik bir toplumun temel taşlarından biridir. Özgür bir medya ortamı, vatandaşların bilgiye erişimini sağlar, yöneticilerin hesap verebilirliğini artırır ve kamuoyunun sağlıklı bir şekilde oluşmasına katkıda bulunur. Ancak, bu düzenleme basın özgürlüğünü baskı altına alarak ifade özgürlüğünü sistematik bir şekilde kısıtlamaktadır.”
‘DEZENFORMASYONU DEĞİL, GAZETECİLİĞİ KONTROL ALTINA ALMA AMACINA HİZMET EDİYOR’
Yasanın uygulanma sürecinin ifade özgürlüğü üzerindeki baskıyı gözler önüne serdiğini belirten Oduncu, “Yasanın yürürlüğe girmesinin ardından 4.500’den fazla kişi hakkında soruşturma açılmış, 64 gazeteciye yönelik 80’den fazla soruşturma yürütülmüş, en az üç gazeteci tutuklanmış, 20’den fazla gazeteci gözaltına alınmıştır. Özellikle deprem, yolsuzluk ve seçim haberleri nedeniyle açılan soruşturmaların sayısının fazlalığı, dezenformasyon adı altındaki yasaya dayanarak yapılan müdahalelerin kamu yararına değil, gazeteciliği kontrol altına alma amacına hizmet ettiğini ortaya koymaktadır. 2023 yılında 2.381, 2024 yılında ise 1.668 yeni soruşturma dosyasının açılması, yasaya dayanarak ifade özgürlüğünün sistematik bir şekilde baskı altına alındığını göstermektedir.Hukukun temel ilkelerinden biri olan belirlilik ilkesine aykırı şekilde, hangi haberin, yorumun veya paylaşımın ‘yanıltıcı bilgi’ kapsamında değerlendirileceğine dair objektif bir ölçüt bulunmaması, uygulamayı keyfi bir cezalandırma aracı haline getirmiştir” ifadelerini kullandı.
‘İNSANLAR, DÜŞÜNCELERİNİ AÇIKLAMAKTAN KAÇINMAYA BAŞLAMIŞTIR’
Düzenlemenin yalnızca gazeteciler üzerinde değil, tüm vatandaşlar üzerinde baskı oluşturduğuna ve oto sansür mekanizmasını tetiklediğine dikkat çeken Oduncu, “İnsanlar, herhangi bir haber paylaşımı veya eleştirel yorumun cezai yaptırımla karşılaşabileceği endişesiyle düşüncelerini açıklamaktan kaçınmaya başlamıştır. Böylece medya özgürlüğü uluslararası ölçekte gerilemiş, Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamalarındaki yeri giderek kötüleşmiştir” diye kaydetti.
‘TEKLİF, TÜM TOPLUMUN HABER ALMA VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KORUMA SORUMLULUĞUDUR’
Oduncu, düzenlemenin kaldırılması için şu çağrıyı yaptı: “Basın, iktidarın çizdiği sınırlarla değil, kamu yararı ve etik ilkeler çerçevesinde faaliyet göstermelidir. Demokratik bir hukuk devletinde, basın mensuplarının bağımsız ve özgür bir şekilde görevlerini yerine getirmeleri sağlanmalı, eleştirel habercilik cezalandırılmamalıdır. Ancak mevcut yasal düzenleme, basın özgürlüğü üzerindeki baskıyı artırmakta ve hukukun üstünlüğünü zedelemektedir.Bu nedenle, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan ‘yanıltıcı bilgi’ suçu derhal yürürlükten kaldırılmalı, basın özgürlüğü üzerindeki keyfi baskılar son bulmalıdır. Bu teklif, yalnızca gazetecilerin değil, tüm toplumun haber alma ve ifade özgürlüğünü koruma sorumluluğunun bir gereğidir. Hukukun üstünlüğü, demokratik değerler ve insan hakları ancak özgür bir medya ortamında korunabilir.”
İlginizi Çekebilir
MHP'li Feti Yıldız'dan Türk birliği vurgusu: 'Asil Türk soyunda cevher mevcuttur'
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "Bu gün için Türk Milliyetçilerini bekleyen kutlu görev Türk Birliğini kurmaktır. Asil Türk soyunda bu dileği gerçekleştirecek cevher mevcuttur" dedi.
'Hiçbir şeyin garantisi yok' diyen Yapıcıoğlu’ndan PKK'ye çağrı
PKK’ye yönelik çağrı yapan HÜDA PAR lideri Yapıcıoğlu, “Elinde silah olanların silahlarını bırakmasını hiçbir şarta bağlamadan, bu şiddetin herkese zarar verdiğini bilerek bu silahları bırakması ve kendini lağvetmesi lazım” ifadelerini kullandı.
ENKS Sözcüsü Yusif: Şam'a gidecek komiteyi oluşturmak için toplanacağız
Şam iktidarıyla müzakereleri yürütecek komitenin henüz oluşturulmadığını belirten ENKS Sözcüsü Feysel Yusif, komitenin oluşturulması için ileriki bir zamanda bir araya geleceklerini söyledi.
Güney Kore'de 'siyasi fırtına' devam ediyor: Geçici Devlet Başkanı Han Duck-soo istifa etti
Güney Kore'de geçici Devlet Başkanı ve Başbakan Han Duck-soo, görevinden istifa ettiğini açıkladı. Geçen yıl azil süreciyle karşı karşıya kalan Han, Anayasa Mahkemesi kararıyla görevine dönmüştü. Başbakan Han'ın, 3 Haziran'da yapılacak olan devlet başkanlığı seçimlerinde aday olabilmesi için istifa ettiği düşünülüyor.