© Haberanaliz 2023

Merkez Teşkilat ve Sağlık Müdürlüklerinde Masa Başında Oturanları Sahaya Alalım!

Bir tarafta hemşirelik yaptırılmayan hemşireler, diğer tarafta acillerde yoğun bakımlarda her ay 80 90 saat fazla mesaiye zorlanan sağlık personelleri.. Ve ikisine de verilen aynı maaş.. Bir yanda düzenli ve nöbetsiz bir hayat, bir yanda çocuklardan ve sosyal yaşamdan kopartılan nöbet ağaçları

Anımsayacaksınız yaklaşık 2-3 yıl önce Sağlık Bakanlığı bir genelge yayımlamıştı, "Ebe, hemşire sahada çalışacak" diye...

Ama nerde...
Torpilliler İl Sağlık Müdürlüğü ve halk sağlığı kurumlarına yerleştirilmiş vaziyette!

Hatta bazı kamu hastanelerinde de söz konusu bazı ebe ve hemşireler alan dışı birimlerde masa başında, hiç nöbet tutmadan ve hiçbir risk almadan sefa sürmekte!..

Hal böyle olunca da yıllardır devlet hastanelerindeki hemşire ve ebe açığı bir türlü kapatılamadı...

Ve sayıları hiç küçümsenmeyecek kadar da çok...

Kiminin arkasında siyasi, kiminin arkasında sendika, kiminin arkasında da yüksek bürokratlar bulunmaktaymış!

İddia ediyoruz, söz konusu hemşire ve ebeler sahaya gönderildiğinde, hastanelerde yaşanan hemşire ve ebe eksikliği ciddi oranda azalacaktır.

Hiç olmazsa takviye sağlık kadrosu gelene kadar...

***

Evet, kamu hastanelerinde çalışan emekçiler bu uygulamaya tepkili ve öfkeli...

Öfkeliler çünkü, 3 kişinin yapacağı iş, bir kişinin üzerine yıkılmış durumda...

Aşırı iş yoğunluğu ve günaşırı nöbetlerden perişan haldeler...

"Para değil eleman istiyoruz. Para bir yere kadar. Her gün hastane, her gün nöbetçi... Zor oluyor..." diyor sağlıkçılar...

Yani yıllardır "Zuloya yattığınız" yerlerden çıkıp, asli görevinize ve görev yerleriniz olan hastanelere bi zahmet dönseniz artık!

Eee, hadi ne duruyorsunuz!..

Adeta mayınlı yerlerde dolaşan meslektaşlarınız "Gün birlik olma günüdür!" diyor ve sizi yanlarında görmek istiyorlar...

***

Sağlık emekçileri, "Liyakat ve ehliyet sahibi kişilere ne görev versek diye düşünmek varken, hangi koltuğa hangi adamımızı oturtalım diye düşünüyorsak bu hem millete, hem devlete ihanet ediyoruz demektir" diyorlar...

Bakın bir sağlık çalışanı neler anlatıyor:

"Hastanelerde 657'li devlet memurlarına Sağlık-Sen, 4/d'li sürekli işçilere AK Parti, İl Sağlık Müdürlükleri 112 Acil Hizmetler ve Sağlık Ocakları'na da Türk Sağlık-Sen hâkim. Herkes kendi adamını kayırıyor. Örneğin, 657'li devlet memuru kan alma kayıtta duruyor, 4/d'li işçi muhasebede duruyor. Başka bir örnek daha verelim. 657'li devlet memuru rontgen kayıtta duruyor, rontgen teknisyeni sicilde çalışıyor. Hemen hemen her hastanede durum böyle. Türkiye genelinde ilimiz ilk 3'e girer. Ayrıca geçici görevlendirmelerde de ciddi torpiller dönüyor. Bu konuda çok rahatsızız. Kimseye bir şey diyemiyoruz, sesimizi de çıkartamıyoruz. Yeni gelen Sağlık Müdürümüzü bu konuda duyarlı olmaya ve hakkaniyeti sağlamaya davet ediyoruz. Hem İl Sağlık Müdürlüğü'nde hem de Halk Sağlığı Kurumu'nda çok ama çok ebe ve hemşire masa başında çalışıyor. Bizler hastanelerde adeta çile çekiyoruz. Adalet istiyoruz!"

***

Sağlık Müdürlükleri, Saymanlıklar, Muhasebe, Sicil gibi birimlerde çalışanların yüzde 90'a yakın bölümünün ebe, hemşire personeli unvanında olduğu iddia ediliyor...

...

Haydi sahaya!..

Lale Akasoy-

HABER VE İÇERİK KAYNAĞIhttps://www.saglikpersonelihaber.net/gundem/merkez-teskilat-ve-saglik-mudurluklerinde-masa-basinda-oturanlari-sahaya-alalim-h6669.html  

İlginizi Çekebilir

DİŞ HEKİMİ EROĞLU: "DİŞ ETİ HASTALIKLARI VE TEDAVİSİ ÇOK ÖNEMLİDİR"

Mersin'in sevilen ve saygı duyulan Diş hekimlerinden olan Dt.M.Ayhan Eroğlu, yanlış tedavilerle insanların hayatı kararır. Bu yüzden ehil olan kişilere baş vurun. Diş hekimi yerine sahte dişçilere gitmeyin. Diş hekimi kardeşlerimizin bile içinde uzmanlık alanı farklı olanlar var. Her diş hekimi, her diş , diş eti ve hastalığı ile ilgili uzman demek doğru da değil. Mutlak o işin uzmanına danışmak ve muayene olmak gerekir. Biz bile tedavi ve teşhis yaparken kendi uzmanlığımızın dışında olan bir konu ise mutlaka o işin uzmanına hastamızı yönlendiriyoruz" dedi.

Prof. Şenyiğit'ten toz taşınımı uyarısı: Ciddi kriz oluşabilir

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit, toz taşınımı etkisi altında olan Diyarbakır, Mardin, Şırnak ve Batman için uyarıda bulundu. Şenyiğit, “Dünyada hava kirliliğinden yılda 7 milyon insan ölmektedir. Bunun 4 milyonu bu şekilde toz taşınımı, dış hava kirliliğinden olmaktadır. Türkiye’de de, bu rakamın 30 bin civarında olduğunu biliyoruz. Ciddi anlamda kriz oluşabilir” dedi.

Veteriner hekimlerden 'özlük hakları' açıklaması

Ankara'da veteriner hekimler, '27 Nisan Dünya Veteriner Hekimler Günü' kapsamında özlük haklarında iyileştirmeler yapılması talebiyle açıklama yaptı.

Karbonatın hiç duymadığınız 6 yararı

Karbonatın şaşırtan faydaları. Bu sırları kimse size anlatmaz

TÜM HABERLER