HABERANALİZ.NET EKİBİ DİYARBAKIR'DA....
GÜNDEMHarika bir memleket, harika insanlar, harika bir kentleşme, harika bir çevre ve doğa çalışması var. DİYARBAKIR kelime tabiri ile doğunun Paris'i olmuş durumda. Belediyecilik hizmetleri tam gaz devam ederken insan odaklı çalışmalar aralıksız sürüyor. Kentin her yerini gezdik. Tarihi ve kültürel alanlarını da gördük. Ayrıca Esnafın halini dinledik, çalışan kesimi izledik. Diyarbakır çok sayıda büyükşehire taş çıkaracak şekilde yaşamını sürdürüyor.
Kentin tüm gıda üreten ve satan işyerleri hijyenik ve pırıl pırıl. Yine sokak satıcıları bile hijyenik durumda. Çirkin bir görüntü yok. Çevre ve doğa kirliliği oluşmasın diye çok büyük çaba var. Aynı zamanda görüntü kirliliği ortadan kalksın diye DİYARBAKIR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNCE tek tip tabela uygulamasına geçilmiş. Hiç bir iş yerinin tabelası birbirinden farklı değil. Hepsi aynı sitil, model, renk ve yazım karakteri ile yapılmış. Numaratörler bile aynı. Çarşı pazar sıkı bir denetim altında. kimse yerlere tükürmüyor, sokaklara çöp atmıyor ve kaldırımları işgal etmiyor. Diyarbakır harika bir kent. Tüm yurttaşlarımızın gidip görmesi gerektiğine inanıyorum. Bu arada özellikle iş yeri ve reklam tabelası uygulaması yaygınlaşsın diye çarşıdaki görüntüleri buraya alıyorum. Yıllar önce bu tabela kirliliği için devlet bir yasal düzenleme çıkardı. Ancak kentlerde uygulama yok.
DİYARBAKIR HAKKINDA
Diyarbakır ve çevresi tarih öncesi dönemlerden itibaren her devirde nemini korumuş, Anadolu ile Mezopotamya, Avrupa ile Asya arasında doğal bir geçiş yolu, bir köprü görevi yapmış bu nedenle de çeşitli uygarlıkların tarihi ve kültürel mirasını günümüze kadar taşımıştır.
Tarih boyunca Amida, Amid, Kara-Amid, Diyar-Bekr, Diyarbekir, Diyarbakır adlarını alan kent Güneydoğu Anadolu bölgesinin orta bölümünde, Elcezire denilen, Mezopotamya'nın kuzey kısmındadır.
Yontmataş ve Mezolitik devirlerde, Diyarbakır ve çevresindeki mağaralarda yaşanmış olduğu, yapılan arkeolojik araştırmalar ile anlaşılmıştır. Eğil-Silvan yakınlarındaki Hassun, Dicle Nehri ve kolları üzerinde Ergani yakınlarında Hilar mağaralarında bu çağdan kalma kalıntılar tespit edilmiştir.
Anadolu'nun en eski köy yerleşmelerinden biri olan tarımcı köy topluluklarının (Neolitik Toplum) en güzel örneğini veren Ergani yakınlarındaki Çayönü Tepesi, günümüzden 10.000 yıl önceye tarihlenmesi ile sadece bölge tarihimize değil Dünya uygarlık tarihine de ışık tutmaktadır. M.Ö. 7.500-5.000 yılları arasında aralıksız olarak daha sonra da aralıklarla iskan edilmiş olan günümüzdeki kent uygarlığının ilk temellerinin atıldığı Çayönü, insanların göçebelikten yerleşik köy yaşantısına, avcılık ve toplayıcılıktan besin üretimine geçtikleri "Neolitik Devrim" olarak da bilinen teknoloöjik yaşam biçimi, beslenme ekonomisi ve insan doğal çevre ilişkilerinin tümü ile değiştiği kültür tarihi ile ilgili buluşlarda bir çok ilki de içeren canlı ve ilginç bir yerleşmedir. Yabani buğday, mercimekgiller gibi bitkilerin tarıma alınması, koyun ve keçinin evcilleştirilmesi ile Çayönü bilim dünyasında önem kazanmıştır.
Yine Ergani yakınlarındaki Girêihecîyan Tepesi'nde M.Ö. 5.000 yılları başına tarihlenen "Gelişkin Köy Evresi" ya da Kalkolitik Çağ olarak adlandırılan Halaf Kültürünün sonlarına tarihlenen tek bir kültür evresi görülmüştür. Halaf Kültürü, Kuzey Irak, Suriye ve Güneydoğu Anadolu'da görülen yuvarlak planlı kubbeli evleri zengin boya bezeli çanak-çömleği ile ünlüdür.
Diyarbakır'ın Bismil İlçesi yakınlarındaki Üçtepe Höyük'te yapılan ve henüz bitirilmemiş olan kazı çalışmalarında ise 2. Bin, Yeni Asur, Helenistik ve Roma İmparatorluk dönemine tarihlenen önemli bir merkez ortaya çıkarılmıştır.
Öte yandan Lice yakınlarındaki Birkleyn mağaraları ve Eğil'deki Eğil Kalesi ve kayalardaki kitabeler Asurlardan kalan önemli eserler bulunmuştur.
Diyarbakır'ın kent merkezinin tarihine baktığımızda ise; M.Ö. 3. Binde kente birçok tarihçi tarafından Kürtler'in ataları olarak kabul edilen Hurri-Mitaniler'in egemen olduklarını görüyoruz. M.Ö. 1260'a dek egemenliklerini sürdüren Hurri-Mitaniler'den sonra sırasıyla Asurlular, Aramiler, Urartular, İskitler, Medler, Persler, Makedonyalılar, Selevkoslar, Partlar, Büyük Tigran İdaresi, Romalılar, Sasaniler, Bizanslılar, Emeviler, Abbasiler, Şeyhoğulları, Hamdaniler, Mervaniler, Selçuklular, İnaloğulları, Nisanoğulları, Artuklular, Eyyübiler, Moğollar, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlılar Diyarbakır'a egemen olmuşlardır.
Bu uygarlıklar arasında Diyarbakır'da en fazla tarihi eser yapan ve iz bırakanlar Romalılar, Abbasiler, Mervaniler, Selçuklular, Artuklular, Hıristiyan ve Osmanlılar olmuştur. Diyarbakır sadece Roma-Bizans değil aynı zamanda Süryani, Ermeni, Müslüman, Pers, Arap ve Türk devletlerinin zengin tarihi ve kültürel değerlerini taşıyan ortak bir kültür mirası olarak günümüze kadar gelmiştir. Özellikler surlarda birçok medeniyetlerin izlerini kitabe, süsleme, figür, kapı veya görkemli burç şeklinde en canlı şekilde görebilmekteyiz.
İlginizi Çekebilir
SENE 1998.. KIYILARI TALAN EDENLERİN SURATLARINA TÜKÜRMÜŞÜZ....
GAZETECİ YAZAR İKTİSATÇI MUSTAFA GÖKTAŞ GAZETECİLİK MESLEĞİNİN HİÇ BİR ANINDA DURMADI. HEP YAZDI. ADALETSİZLİĞİ, HAKSIZLIĞI, YOLSUZLUĞU, AHLAKSIZLIĞI SÜREKLİ DİLE GETİRDİ. MERSİN VE BÖLGESİNDE YAYINDA OLAN O GÜNKÜ GAZETESİ HAVADİS'İN MANŞETLERİ BUNUN KANITI... İŞTE O DÖNEM KIYILARIN KATLİ, ÇEVRENİN YOK EDİLİŞİ, BİNALARIN RUHSATSIZ DİKİLİŞİ, DOLGU ALANININ TALANI, SAĞLIKTAKİ AVANTA DÜZENİ VE BU İŞİN TERÖR HALİNE GELMESİ VE DAHA NELER, NELER... 1998- 99- 2000- 2001- 2002 VE SONRASI 25 YIL HEP YAZILDI ÇİZİLDİ... O ZAMAN YAN GELİP YATANLARIN BU GÜN BİZLERE LAF SÖYLEME HAKKI YOKTUR. BİZ ATTIĞIMIZ MANŞETLER YÜZÜNDEN MAHKEMELERDE AHLAKSIZLARLA, HIRSIZLARLA CEBELLEŞİRKEN, NEREDEYDİNİZ?
ÇETKODER'DEN UFUK ÇAKIR'A TAKDİR VE ONUR BELGESİ
Mersin'in yetiştirdiği SİYASİLERDEN MİLLETVEKİLİ UFUK ÇAKIR'A kısa adı ÇETKODER olan Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneğince, çevreye ve doğaya katkıları ile tüketicinin hak ve hukukunun korunmasına yönelik çabalarından dolayı takdir ve onur belgesi verildi.
ÇETKODER'DEN ABDULLAH DUMAN'A TAKDİR VE ONUR BELGESİ
Mersin'in yetiştirdiği değerli bürokrat ve devlet adamlarından Abdullah Duman'a, kısa adı ÇETKODER olan Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneğince, çevreye ve doğaya katkıları ile tüketicinin hak ve hukukunun korunmasına yönelik çabalarından dolayı takdir ve onur belgesi verildi.
25 SENE ÖNCE YAZDIK: EMEKLİ AÇ
Ülkemizde bazı şeyler aynı nakarat halinde devam eder gider. Bunlardan birisi EMEKLİNİN GEÇİM DERDİ… Sahibi olduğumuz HAVADİS Gazetesinin 30 Mayıs 2000 tarihli nüshasında “Bütün emekliler aç” başlığını atmışız. Birde mevcut partilerin nasıl bizleri uyuttuğunun altını çizip, “Doğru yol, Fazilet, CHP tingirifistan giderken ANAP yerel yöneticilere iyi giydirdi” başlığını atıp, o gün dönen oyunları, ihaleleri, avantaları, yolsuzlukları dile getirmişiz.. Tam 25 yıl geçmiş… Ne değişmiş?! Biz halen haberanaliz de yolsuzluk, ihalelerdeki fahiş alımları dile getirip, arsızlığı sizlere aktarıyoruz. 42 yıllık meslek hayatımızın her anında aynı çaba, aynı heyecan ve aynı dik duruşu sergiledik. Ne kumpaslara, ne iftiralara uğradık. Ama yılmadık. Bu iş bir duruş ve karakter meselesi…