haberanaliz

Eski bakanlardan 'Adalet çağrısı': Türkiye'de hukuk devleti askıdadır

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Eski bakanlardan 'Adalet çağrısı': Türkiye'de hukuk devleti askıdadır
Aralarında AK P’artili eski bakanların da olduğu 19 isim ‘Adalet çağrısı’ başlığıyla ortak bir metin yayınladı.

Metinde eski Anayasa Mahkemesi (AYM) başkanı Haşim Kılıç, eski Milli Eğitim bakanı Hüseyin Çelik, eski Kültür ve Turizm bakanı Ertuğrul Günay ile akademisyenler ve hukukçuların imzası var.

‘Çağrı’da kayyım atamaları, kanun hükmünde kararnameler, toplantı ve gösteri yürüyüş hakkına ‘orantısız’ müdahaleler eleştirildi.

Türkiye hukuk devletinin askıda olduğu belirtilerek atılacak öncelikli adımın ‘siyasi hedef taşıdığı açıkça görülen yargısal uygulamalara son vermek’ olduğu söylendi.

Metin özetle şöyle:

Herakleitos’tan alıntı yapıldı

* Ülkemizin hukuk devletine, eksiksiz, gerçek demokrasiye kavuşması; herkesin barış içinde, özgür, onurlu ve müreffeh bir yaşam sürmesi için, iktidarı, tüm yöneticileri ve hukuk uygulayıcılarını hukukun üstünlüğü ilkesine uymaya ve adaletli olmaya çağırıyoruz.

* Mevcut gidişe seyirci kalmamak, her duyarlı yurttaşın görevi; insani ve vicdani sorumluluğudur. Çağrımız bu sorumluluğun gereğidir. Antik çağın ünlü bilginlerinden Herakleitos’un söylediği gibi “Adaletsizliği, bir yangından daha çabuk önlemek gerekir.” Bu nedenle, yöneticileri ve yetkilileri uyarmayı ertelenemez bir yurttaşlık görevi sayıyoruz.

Brecht’ten alıntı yapıldı

* Hukukun ve adaletin olmadığı yerde barış ve huzur, barış ve huzurun olmadığı yerde üretim, verim, gelişme ve kalkınma olmaz. Ekonomi düzelmez, demokrasi sağlıklı yürümez. Çünkü barışın da, bereketin de temeli adalettir. Bertolt Brecht’in ünlü deyişiyle “Adalet halkın ekmeğidir”.

Yasalarda siyasi tercihler egemen olmuştur’

* Türkiye’de hukuk devleti askıdadır. Özellikle 2017 Anayasa değişikliğiyle ‘Yürütme Erki’ kişiselleşmiş, ‘Yasama ve Yargı’ fiili olarak yürütmenin yönlendirmesi ve kontrolü altına girmiştir. Demokrasinin temeli olan ‘kuvvetler ayrılığı’, kuvvetler birliğine dönüşmüştür. Anayasa’nın açık hükümlerine karşın AYM (Anayasa Mahkemesi) ve AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) kararlarına çoklukla uyulmamaktadır. Yasaların uygulanmasında siyasi tercihler ve keyfilik egemen olmuştur.

Kayyım ve KHK eleştirisi

* Makul gerekçelerden yoksun tutukluluklar, yargılama süresini gereksiz olarak uzatmak, iltisak ve irtibat gibi uydurma delillerle yeni suçlar ihdas etmek, gizli tanık kullanılarak suç icat ve isnat etmek, mahkeme kararı olmadan suçlu ilan edilenlerin mal ve mülklerine el koymak, AİHM’nin kararlarını görmezden gelmek, kayyım atamaları ve KHK gibi uygulamalar anayasayı, uluslararası hukuku ve insan haklarını doğrudan ihlal etmektedir.

‘Yargı mensuplarının siyasi görüşlerini karara yansıtmaları en ciddi bağımlılık sorunu’

Yargı mensuplarının inançlarını, siyasi görüşlerini ve ideolojik yaklaşımlarını kararlarına yansıtmaları çözülmesi gereken en ciddi bağımlılık ve taraflılık sorunudur. Yargının siyasi hesaplaşmaya ve keyfiliğe yol açacak uygulamalara alet edilmesi hukuk devletinin, demokrasinin ve özgürlüklerin sonunu getirir. Hak ve özgürlüklerin evrenselliği gözetildiğinde, hiçbir devlet hak ihlallerini ‘iç işimiz’ savunmasıyla geçiştiremez.

‘Siyasi hedef taşıyan yargısal uygulamalara son verilmelidir’

* Vatandaşların en temel anayasal hakkı olan her türlü kaygı ve korkudan arındırılmış güvenli bir hayat sürmelerini sağlamak devletin varlık sebebidir. Bu nedenle öncelikle siyasi hedef taşıdığı açıkça görülen yargısal uygulamalara son verilmelidir. Devlete yapılabilecek en büyük kötülük, hukukun işleyişine siyasetin ayrımcı biçimde müdahale etmesidir.

* Güncel adaletsizliklerin çözümü için AYM ve AİHM kararlarının objektif bağlayıcılığı esastır. ‘Gizli tanık’‘iltisak’ ve benzeri istismara açık uygulamalarla adil yargılama ilkesinin zedelenmesine son verilmelidir.

‘Kayyım atamalarına ve KHK uygulamalarına son verilmeli’

* İlk yapılması gereken, kuvvetler ayrılığı ilkesine gerçeklik kazandırmak, devlet organları arasında denge ve denetimin sağlandığı bir yönetim biçimine geçmektir.

* Temel hak ve özgürlükleri gereksiz yere kısıtlayan idari uygulamalardan vazgeçilmeli; adil yargılama ilkesinin gereklerine eksiksiz uyulmalı, kayyım atamalarına ve KHK uygulamalarına son verilmeli; anayasal toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını kullanan vatandaşlara yönelik orantısız müdahalelerden kaçınılmalıdır.

‘Cezalandırma amaçlı tutuklama ve adli kontrol uygulamalarına son verilmeli’

* Keyfi ve hukuksuz uygulamalarla anılan, tekel niteliğindeki sulh ceza hakimliği sistemi kaldırılmalı; koruma tedbirlerine karar verme yetkisi genel mahkemelere devredilmelidir. Tutuklama ceza değil, belirli şartlarda uygulanabilecek bir önlemdir; cezalandırma amacı taşıyan tutuklama ve adli kontrol uygulamalarına son verilmelidir.

* Kadınlara ve çocuklara karşı işlenmiş cinsel suçlar, cana ve mala kast içeren şiddet suçları ile uyuşturucu ticareti dışta tutulmak kaydıyla, bir kısmı genel af çıkarılmalıdır. Bireylere karşı suç işlememiş tüm siyasi tutuklu ve hükümlüler ivedilikle serbest bırakılmalıdır.

‘Demokratik Hukuk Devleti’ ve ‘evrensel hukuk ilkelerine’ bağlılık, yurttaşların esenlik ve güvenlik içinde yaşaması kadar, devletin varlığının ve saygınlığının da temelidir. O nedenle herkesi, iktidarı ve muhalefetiyle tüm siyasi tarafları, hukukun üstünlüğü ve adalet ilkesini yüksekte tutmaya, hukuka ve adalete bağlı kalmaya çağırıyoruz. Çağrımızı tüm duyarlı yurttaşlarımızın bilgi ve katılımı için kamuoyuna saygıyla sunarız.

Metinde imzası olan isimlerse alfabetik şöyle:

  • Abdulbaki Erdoğmuş – Eski Diyarbakır milletvekili
  • Ali Rıza Çoban – Hukukçu
  • Bahattin Yücel – Eski turizm bakanı
  • Beyhan Aslan – Eski denizli milletvekili
  • Doğu Ergil – sosyolog
  • Erdal Türkkkan – İktisatçı
  • Ertuğrul Günay – Eski kültür ve turizm bakanı
  • Ertuğrul Yalçınbayır – Eski başbakan yardımcısı
  • Figen Çalıkuşu – Avukat, yazar
  • Hakan Tartan – Eski çalışma ve sosyal güvenlik bakanı
  • Haluk Özdalga – Eski Ankara milletvekili
  • Haşim Kılıç – Eski Anayasa Mahkemesi başkanı
  • Helün Fırat – İşletmeci, yönetici
  • Hüseyin Çelik – Eski milli eğitim bakanı
  • Mehmet Altan – İktisatçı
  • Sırrı Özbek – İstanbul eski milletvekili
  • Müslim Doğan – Eski kalkınma bakanı
  • Nesrin Nas – Eski İstanbul milletvekili
  • Suat Kınıklıoğlu – Eski Çankırı milletvekili

haber içerik ve kaynak: DİKEN


Numan Kurtulmuş yeniden TBMM BaşkanıÖnceki Haber

Numan Kurtulmuş yeniden TBMM Başkanı

AH MERSİN AHH!!!Sonraki Haber

AH MERSİN AHH!!!

Başka haber bulunmuyor!