PROF.DR. TAYFUN ÖZKAYA UYARDI: ZEYTİNLİKLER YOK OLMADAN!!!
GÜNDEMÇEVRECİ VE HAK SAVUNUCUSU OLAN PROF.DR. TAYFUN ÖZKAYA TÜM İLGİLİ VE YETKİLİLER İLE HALKIMIZI UYARDI: "ZEYTİNLİKLER YOK OLMADAN!!!" İŞTE O MÜKEMMEL YAZISI:
Zeytinlikleri madencilik faaliyetlerine açan 7554 sayılı kanunun kabul edilmesinin hemen ardından Muğla Akbelen’de zeytin ağaçları güya taşınmaya başlandı.
Anayasa mahkemesine yürütmeyi durdurma isteği de taşıyan başvuru öncesinde bu müdahalenin yapılması manidar.
Sanırım şirketler biraz yol alıp çiftçi ve ekolojistlerin moralini bozmak istediler.
Üzerlerinde zeytinler olduğu halde çok erkenden bu müdahale başladı.
Zeytinler taşınabilir diye rapor veren bazı kişiler de dâhil zeytincilik uzmanlarının belirttiği gibi eğer bir zeytin mutlaka taşınması gerekiyorsa bu kışın olmalıdır.
Bu mevsimde taşınma olmaz.
Öncelikle Anayasa Mahkemesinin sadece bu nedenle bile acilen yürütmeyi durdurma kararı vermesini bekliyoruz.
Zeytin ağaçlarının taşınabilip taşınamayacağı bu konuyu tartışmak için yeterli değil.
Ancak bundan önce taşınsın diye rapor verenlerin maden şirketlerinden maddi çıkar elde edip etmediklerini açıklamalarını bekleriz.
Çünkü verdikleri “taşınabilir” önerileri zorunlu bir kaç ağacın taşınması değil, bütün bir zeytin ekolojisinin bitki, hayvanları ile geriye dönüşsüz bir şekilde yok olması, burada yaşayan insanların yaşamlarının alt üst olmasıdır.
Rapor veren “uzmanlar” bunu da mı önermektedirler.
“Bize sadece taşınabilir mi diye sordular” demesinler.
“Taşınabilir” demek bütün bu zeytinliklerin maden için kullanılmasını haklı kılmıyor.
Aslında eğer çok gerekli ise zeytin ağaçları taşınabilir ve biraz geç de olsa verim de verebilir.
Örneğin bir kara veya demir yolunun geçtiği yerlerde bazı ağaçlar yakın yerlere taşınabilir.
Zeytinliklerde teraslar veya traktör yolları yapmak için de az sayıda ağaç için bu eylem gerekebilir.
Ancak koca bir zeytinlikteki ağaçların taşınması başka bir sorundur.
Çok sayıda ağacın büyük araçlar kullanılarak uzak mesafelerde taşınması ve yeniden dikilmesi oldukça pahalı bir işlemdir.
Bir zeytin üreticisi bunu karşılayamaz.
Onlar yeni zeytinlikler için zeytin fidanı kullanmayı tercih edebileceklerdir.
Bu durumda bu taşınarak oluşturulacak zeytinliğe maden şirketi sahip olacaktır.
Bu şirketlerin çok fazla ilgi duymayacağı bir girişimdir.
Resmi Gazetede yayınlanan torba kanunda (“Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” Resmi Gazete, 24.7.2025) taşınamayacak zeytinler için iki kat zeytin fidanı dikileceği belirtilmektedir.
Dolayısıyla taşıma işleminin de birçok alanda sembolik kalacağı, tarımla ciddi şekilde ilgilenmeyen enerji şirketlerinin zeytinlik alanları büyük ölçüde tahrip edip, dikecekleri fidanlarla yeterince ilgilenmeyecekleri tahmin edilebilir.
Sonuçta gerekli özen gösterilemeyecek bu alanlar çok verimli olmayacaktır.
“Zeytinler taşınıyor” iddiası daha çok bir halkla ilişkiler olayı olacaktır.
Feda edilecek zeytinlikler kömür üretimi için kullanılmak isteniyor.
Zeytin ölmez ağacıdır.
Kömür ise bu alanda bir süre sonra bitecektir.
Kömüre dayalı termik santraller kirlilik yaymakta, hastalık üretmektedir.
Küresel iklim değişikliğinin en önemli nedenlerinden biri kömürdür.
Bütün dünyanın kömürden çıkma planları yaptığı bir dönemde kömüre dayalı termik santralleri genişletmeye çalışmak ne bugünkü ne de gelecekteki kuşaklara faydalı olmayacaktır.
Zeytin ağaçlarının taşınarak bu alanların toprağı, bitkileri, hayvanları ve buradan geçinen insanları ile boşaltılması ne ekolojik, ne ekonomik ne de etik açıdan kabul edilemez.
Ağaçların taşınması çare değildir.
Anayasa mahkemesi öncelikle yürütmeyi durdurma kararı alarak üzerinde zeytin olan henüz uyku durumuna geçmemiş olan zeytinliklerin yok edilmesini önlemeli ve daha sonra yasayı iptal etmelidir.
İlginizi Çekebilir
AFAD’dan 4 il için 'turuncu' uyarı!
AFAD tarafından, bugün öğle saatlerine kadar 4 il için turuncu kodlu gök gürültülü sağanak uyarısı yapıldı. İçişleri Bakanlığı da vatandaşları heyelan, sel, su baskını, yıldırım ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olmaları konusunda uyardı.
BİZ KIYILARI DİLE GETİRKEN SIRTÜSTÜ YATANLAR ŞİMDİ KONUŞAMAZLAR!
Ülkenin dört bir yanında sahil bandımı ve kıyılarımızı talan eden zihniyet yıllar önce harekete geçtiğinde biz an be an milleti ve ilgili yetkilileri uyaran yazılar yazdık. Özellikle Mersin ili çehresinde birbirinden berbat yapılaşmaları yapan çıkarcı zihniyet ve onlarla el ele veren yetkili takımı dile getirdik. Ve mahkemelik olduk. Mahkemelerden beraat ettik ama bu pislikler pisliklerini saçtılar ve Mersin’in kıyılarını bu hale getirdiler. Her yer beton yığını oldu. Mimari estetikten yoksun, dev tabutluk haline geldi. Sene 1990 – 2002 arası HAVADİS Gazetesinde sürmanşetten defalarca, ısrarla verdiğimiz (108 kez) haberler kâğıt üzerinde inceleme ve yazışmalarla üstü örtüldü. O tarihlerden sonrada yazma devam ettik. Susmadık. Biz işimiz yazmak. Torbamızı doldurmak değil!!! Dosyalar tozlu raflara kalktı. Mersin’in sahil bandı, kıyılar da böylesine talan edilmiş oldu. Güzelim narenciye bahçeleri, yemyeşil bitki örtüsü yerine, bu günkü ucube yer aldı. Şimdi kakmış, biz şu an bunları dile getirince, ‘bu işler olurken siz neredeydiniz” diye mırıldanan sözde memleket çocuğuyum diyenlerle bürokrat ve aydınlara sesleniyorum: BİZ KIYILARI DİLE GETİRKEN SIRTÜSTÜ YATANLAR ŞİMDİ BİZE KARŞI KONUŞAMAZLAR!..
Macron çiftinden "cinsiyet iftirasına" karşı dava
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un eşi Brigitte Macron'un cinsiyeti hakkında ortaya atılan iddialar ABD'de yargının konusu oldu. Brigitte'nin kadın olduğuna dair belgelerin mahkemeye sunulması gündemde.
Baerbock: BM, Ukrayna ve Ortadoğu’daki çatışmaları çözmek için çalışmalarına devam edecek
BM 80. Genel Kurul Başkanı Annalena Baerbock, Ukrayna ve Ortadoğu’daki çatışmaların çözümüne yönelik çabaların kararlılıkla sürdürüleceğini açıkladı.