Ne günlere kaldık!
Üçkâğıtçılıkta sınır tanımayanların bir araya geldiği toplum haline geldik.
Bir zaman önce açlıktan nefesi kokarken, Çalarlar, çırparlar, mal, mülk, para sahibi olurlar aramızda da kırıta kırıta gezerler.
Böylesinin biri, kış günü üzerine bir samur kürk geçirip doğup büyüdüğü mahalleye gelip, süzülüyormuş…
Eski tanıdıklardan biri ile karşılaşmış, selam vermediği gibi bir omuz atıp geçip gitmiş.
Herifin geçmişini bilen adam arkasından bağırmış:
“Bana bak, senin sırtındakinin asıl sahibi bile hayvandır!”
Kıssadan hisse…
Böyleleri çoktur. En çok da GÜÇ el değiştirdiğinde ortaya çıkarlar! Bunlar her meslekte ve her alanda mevcuttur.
KURT ormanda dolaşırken dişi aslana rastlamış. Laf atmış, sataşmış, taciz etmiş… Dişi aslan kurdun bu edepsizliğini kocasına söylemiş. Ormanlar kralı kurdun peşine adamlar salmış yakalayamamış. Tilki akıl vermiş:
“Siz ona makam verin, rütbe verin, hemen gelir”
Aslan, bunun üzerine kurdu orman müdürü yaptığını herkese duyurmuş. Müdür olduğunu duyan kurt da çıkagelince, yakalanmış, bütün hayvanları toplayıp, kurda dişi aslana sataşmanın, taciz etmenin ne demek olduğunu göstermiş… Kurt perişan halde, yürüyemez durumda. Ağır ağır oradan giderken Karga uçarak gelmiş:
“Ulan müdür oldun diye tavrın, tarzın, yürüyüşün değişti!..”
Kıssadan bir hissede siz çıkartın.
Siz her kasılanın, her mevki ve makam kapanın başına gelenleri bir bilseniz…
Makamda atar tutarlar, makamdan aldıkları güçle kendilerini bir halt sanırlar. Oysa bir ÖKÜZ olduğunun farkında değildirler.
Kaplan ile Öküz bir barda içiyorlarmış. Sat geç olmuş. Kaplan müsaade istemiş:
“Geç oldu ben eve gideyim!”
Öküz bırakmamış:
“Otur yahu, nereye gidiyorsun, amma korkaksın. İnsan avrattan bu kadar korkar mı?”
Bir kadeh daha içilmiş, Kaplan yine müsaade istemiş.
“Haydi bana eyvallah, evde hanım bekler”
Öküz başını sallamış:
“amma kılıbıksın yahu, otur şuraya bir kadeh daha iç, ne olacak?”
Kaplan son kadehini içtikten sonra gitmeye kalkınca, Öküz yine lafı çakmış:
“Sende ne kadar korkaksın yahu, kadından bu kadar korkulur mu?”
Kaplanın artık tepesi atmış:
“Bana bak Öküz Efendi, beni evde seninki gibi bir inek beklemiyor, kaplan bekliyor kaplan!”
Kıssadan hisse…
Ona buna laf atıp, işi gargaraya getirenler, gerçekleri öğrenince akılları başlarına gelir…
Hayvanat bahçesinde aslanlardan biri ölmüş, işsiz dolaşan birine teklif etmişler:
“Şu aslan postunu giy, biraz dolaş, çocuklar seni aslan sansın!”
Adam postu giymiş, kafeste dolaşırken, bakmış karşısından bir başka aslan geliyor, öleceğini anlamış.
“eşhedü en la…” der demez, karşısındaki aslan sözü tamamlamış:
“Ve eşhedü en la…”
Kıssadan bir hissede siz çıkartın gari…
Posta bakarak aldanmayın, nice aslan postuna bürünenler vardır ki!...
Köşe Yazarları
