Dr.Binhan OĞUZ

Dr.Binhan OĞUZ

Mail: binhanoguz@gmail.com

SAĞLIK ve SAĞLIK TURİZMİ ÖNEMLİ!

Aslında bu buluşmamızda Türkiye’de kapanan şehir merkezlerindeki devlet hastaneleri ve ulaşımı zor şehir hastaneleri konusu ve çekilen eziyetlere değinmek niyetindeydim… ancak Bartın’daki maden kazası gündeme çok acı bir şekilde oturdu… Yitirdiğimiz emekçilerin ailelerine sizler huzurunda başsağlığı dilemek ve yaralanan kardeşlerimize acil şifalar demek istiyorum…acı çok büyük, öfke de öyle…zira İLO’nun, (Dünya Çalışma Örgütü) 2019-2021 dönemine dair maden kazalarında yaşamını yitiren işçi sayısı raporuna göre, Türkiye 189 işçi ölümüyle maalesef zirvede….İnsan gibi yaşamak ve sağlık gerçekten önemli… unutmayalım…birçok yabancı “yedi düvelden” ülkemize sağlık ve güzel ortam bulmaya geliyor!
Emekleyen Sağlık Sektörümüze özen gösterelim
USHAŞ'a (Uluslararası sağlık hizmetleri alanında sunulan hizmetleri tanıtmak için Sağlık Bakanlığı'na bağlı bir kuruluş) göre: “2022 yılının ilk çeyreğinde 284.577 kişi sağlık hizmeti aldı ve elde edilen gelir miktarı 332.212.000 ABD doları oldu.  2022 yılının ikinci çeyreğinde 302.177 kişi sağlık hizmeti almak için ülkemize geldi ve buradan elde edilen gelir 436 milyon 212 bin ABD doları oldu”.
Unutmayalım, Covid-19 salgını Türkiye için medikal turizm (Sağlık turizmi) sektörünü de önemli ölçüde  olumsuz etkiledi; sağlık turizmi kapsamında 2019 yılında 662.087 hasta hizmet alırken, geliri 1.065.105.000 USD idi ancak, 2020 yılında gelen hasta sayısı ise 388.150’ye, gelirler de 548.882.000’ye geriledi. 
Pek hoş olmasa da hatırlatma yapmak için bir parantez açalım: mevcutta, küresel düzeyde (Dünya Sağlık Örgütü) DSÖ’ye bildirilen 6.532.705 ölüm dahil 617.597.680 onaylanmış COVID-19 vakası var ve özellikle sağlık turizmi sektörünü de son derece olumsuz etkilemiş bir durumda…2020 yılının ilk altı ayı için planlanan Medikal Turizm seyahat planları iptal edilmiş veya süresiz olarak ertelenmiştir… Sağlık tedavilerine ve seyahatlere ayrılan gelir, birdenbire daha öncelikli bir hal alan “hayatta kalmaya” yönlenmiştir. Bu arada ilginç gelişmelerden bir tanesi de “aşı turizmi” olarak ortaya çıkan yeni bir sağlık turizmi dalı olmuştur. Bazı turistler, bol miktarda Covid-19 aşısı olan bir destinasyona seyahat etmek için önemli miktarda paralar dökerek aşı ve turizmi birleştirmişlerdir…
GlobalData, bu sağlık turizmi pazarının 2022'nin sonuna kadar tamamen pandemi öncesi seviyelere yükseleceğini ve ardından pandemi öncesi büyüme oranlarını yakalayacağı tahminin de bulunmaktadır. 

Küresel Sağlık Turizminde çoğalan rakipler karşısında kapasitemizi kullanalım

Sağlık Araştırmaları Merkezi'ne (IHRC) göre de, dünyanın dört bir yanından daha fazla hasta tıbbi bakım için kendi ülkeleri dışına seyahat etmeye devam edecek…ancak IHRC tarafından geliştirilen Medikal Turizm Endeksi (MTI) , sıralamasında yer alan ilk 5 ülke yine gelişmiş ülkelerden (Kanada, Singapur, Japonya, İspanya, İngiltere) ve Türkiye, maalesef 30. sırada yer buluyor. Kapasitesine oranla Türkiye’nin sağlık turizminin hiçbir alanında dünya pazarında istediği yeri elde ettiği söylenemez. Uzun lafın kısası, dünya sağlık turizmi pazarına giriş pek kolay değil….Ayrıca, bu pazarda rakip ülkeler giderek çoğalıyor; Türkiye’ye ek olarak, kendilerini medikal seyahat destinasyonları olarak tanıtan ve markalaştıran artan sayıda ülke ve bölge var; Tayland, Singapur ve Latin Amerika'ya (Meksika, Kosta Rika ve Dominik Cumhuriyeti) hızlı bir genel bakış, medikal turizmin ekonomik önemi hakkında ve ülkemizi bekleyen rekabete dair aydınlatıcı olacaktır:
•    Tayland sadece dünyada önemli bir turizm destinasyonu değil, aynı zamanda medikal turizm için en popüler ülkelerden biridir. Tayland, 2020-2021 Medikal Turizm Endeksi'nde yer alan 46 küresel destinasyon arasında 17. dir.
•    Eski bir İngiliz kolonisi olan Singapur, 2020-2021 Medikal Turizm Endeksi'nde 2. sırada; Singapur, yüksek harcama gücü ile birinci sınıf bölgesel medikal turistleri kendine çekiyor. Ülkedeki uzmanlara göre, COVID-19 öncesinde, yılda yaklaşık 500.000 yabancı hasta tıbbi tedavi için Singapur’a geliyordu.
•    Latin Amerika'da medikal turizm son on yılda gelişen bir sektör, özellikle Meksika, Medikal turizm açısından son derece güçlü bir destinasyondur ve her yıl sağlık hizmetleri için Meksika'ya seyahat eden ABD, Kanada ve diğer ülkelerden bir milyondan fazla ziyaretçi ye ev sahipliği yapmaktadır. Meksika’daki uzmanlara göre uluslararası hastaların tasarrufu %70'e varan bir orandadır. Ülke, 2020-2021 Medikal Turizm Endeksi'nde yer alan 46 küresel destinasyondan 42. sidir. 
•    Kosta Rika, 2020 Medikal Turizm Endeksi'ne (MTI) göre Latin Amerika medikal turizm endüstrisine liderlik eden, yılda 2,4 milyondan fazla turist çeken bir ülke; Kosta Rika'ya gelen medikal turistlerin çoğu Amerika veya Kanada'dan.
•    Dominik Cumhuriyeti Küresel sıralaması, 47700 gelen sağlık turisti (2019'da toplam 6,4 turist) ile 46 üzerinden 19’dur. ABD ve Kanada'ya yakınlığı nedeniyle Dominik Cumhuriyeti, uluslararası hastalar için en iyi tıbbi varış noktası haline gelmiş durumdadır.
Tamam belki içinizden Latin Amerika’dan bize ne diyorsunuz ama kötü mü olurdu Amerikalı ve Kanadalı zengin sağlık turistini alsak…
•    Hocam bırak Latin Amerika’yı dediyseniz ben de haydi Malezya’ya bakalım diyeceğim; Malezya Sağlık Seyahati Konseyi'ne (MHTC) göre, Malezya da çok önemli bir sağlık turizmi destinasyonu ve 2018 de pandemi öncesi 1,2 milyon medikal yolcuyla362 milyon doların üzerinde gelir elde etti. 
•    Pandeminin etkisi Ortadoğu Afrika -MENA- bölgesinde birçok ülke için yıkıcı oldu. Ancak,  MENA bölgesinde doğurganlık azaldıkça tüp bebek ve ilgili hizmetlere olan talep artıyor. Kuzey Afrika ve Orta Doğu'da tahmini pazar 1 milyar dolar gibi görünüyor… yani Türkiye açısından da olanaklar görebiliriz…
Kısaca, sağlık turizminin tüm yönlerini düşünelim ve nereden nasıl insan çekeriz strateji geliştirelim…kazançlı çıkarız…diasporayı hiç göz ardı etmeyelim derim…

Sağlık Turizmini Büyütmek İçin Diasporayı  da unutmayalım
Uzun yıllar Yurt dışında yaşadığım için yakından bildiğim kadarı ile çoğunluğu Batı Avrupa’da yaşan Türk gurbetçiler her yıl  bir şekilde ülkeye giriş yapmakta ve diaspora turizmine katkı sağlamaktadır. Çoğunuzun eşi dostu aktarmıştır gurbetçilerin yurt dışında sağlık hizmetleri açısından yaşadığı zorlukları… bir göz veya diş muayenesi için 6 aydan önceye randevu almak mümkün değil…ayrıca Avrupa’da sağlık hizmetinin fiyatları hasta edecek cinsten…Yani  gurbetçinin ana vatanında oldukça kaliteli sağlık hizmetini daha uygun fiyatlara alabileceğini bilmesi çok önemli…
Kısaca, Sağlık turizmini diaspora ile bütünleştirebilmek ve onların ülke içerisinde engelsiz zorluksuz biçimde hizmet alması için çaba gösterilmeli…
Tekrar hatırlatarak yakında buluşmak ümidiyle diyeyim okuyucuya; şiddeti artan ekonomik sorunlar karşısında elimizdeki “gerçek varlıklara” tutunmak en akılcı yol ve bunlardan bir önemlisi de Turizm…
Uzun süredir her fırsatta söylüyorum ülkemizin dışa bağımlı olmayan 2 çok büyük zenginliği Tarım ile Turizm … Sağlık turizmi de geliştirmesi kolay bir alt sektör…yeter ki gereken özenize önemi verelim…Sağlıkla kalın…