YEMEKTEN ÖĞRENCİ ZEHİRLENMESİ…
Değerli insanlarımız, kıymetli kamuoyu, değerli ilgili yetkililer,
Gıdadaki hile, desise, ahlaksızlık almış başını gidiyor. Ticaret Bakanlığı ve Tarım bakanlığı şu sıralar çok önemli işlere imza atıp, bu hileleri yapanları rezil edecek uygulamalar yapıyorlar ve kamuoyuna duyuruyorlar.
Ama ahlaksızlığı sanat edinmiş olanlara ne yapsanız az geliyor.
Değerli insanlar, Çocuklar bizim geleceğimiz. Hepimizin en değerli varlıkları. Öncelikle sizlere öğrencilerimizin zehirlenmeleri ile ilgili aşağıdaki linklerdeki değişik tarihlerde yayınlanmış olan benzer haberleri sunuyorum. Lütfen üzerlerini tek tek tıklayıp önce onları okuyunuz.
https://kisadalga.net/haber/gundem/diyarbakirda-53-ogrenci-yemekten-zehirlendi-125565
https://oxu.az/tr/gundem/ardahan-da-90-ogrenci-yemekten-zehirlendi
https://yurtsever.org.tr/2024/cemberlitas-kiz-yurdunda-200-ogrenci-yemekten-zehirlendi-539432/
https://www.trthaber.com/haber/turkiye/yaz-okulunda-25-ogrenci-yemekten-zehirlendi-868006.html
https://www.birgun.net/haber/11-ogrenci-yemekten-zehirlendi-581980
https://www.ensonhaber.com/3-sayfa/kirikkalede-1-ogretmen-ve-28-ogrenci-yemekten-zehirlendi
Uzatmayacağım, yüzlerce haber var böyle.
Öğrencinin yediği yemek, devletin resmi kurum ve kuruluşu olan, ya okul, ya yurt, yâda gençlerin yazın gittiği kamp tesisleri alanı.
Devlet buralarda yemek üretimini ve sunumunu yapıyor.
Çoğu yerde bu işler özel sektöre verilmiş durumda. İhale ile.
Özel sektörde özen göstermiyor, daha fazla para kazanayım diyor, eksik gramajlı veriyor, kötü mal kullanıyor, o oluyor, bu oluyor…
Önemli olan sağlıklı, nitelikli yemeği üretip çocuklarımıza sunmak ise, bunun önemli işlevleri var.
Birincisi, yemek hizmeti aldığınız kişileri sıkı denetleyeceksiniz. Teknik şartnamelere uyuyorlar mı? Üretim yerlerini, dağıtım şekillerini çok titiz denetleyeceksiniz.
Yapılıyor mu?
Genelde HAYIR!!!
Özel sektöre hazır bir müşteri kitlesini elinizle sunuyorsunuz.
Büyük paralar kazanıyorlar, birde evlatlarımız zehirleniyor….
Böyle bir şey olabilir mi? Oluyor!!!
Olmaması lazım ve olmaması için bunun elimizde örnekleri mevcut.
İdarecilerin bunu kafa namusu ile değerlendirip, tüyü bitmedik yetimin hakkının korunması, şehidin hakkının korunması noktasında BEYTÜLMALI sahiplenerek düşünmesi lazım.
Bakınız….
Mersin Üniversitesi kendi yemeğini kendi yapıyor. Hem çocuklar, hem personel aynı yemeği yiyorlar. 4 çeşit yemek 17 lira. Hiç zehirlenen oldu mu?
Zehirlenmeyi bırakın, evlatlarımız doymadım hocam dediklerinde, aynı kap ile gelip bir daha yemek alıyorlar ikinciye para da vermiyorlar.
Buyurun araştırın, sorun….
Mersin Sağlık müdürlüğü 4 sene önce bir karar vardı. Vali beyin başkanlığında il milli eğitim müdürü ile aynı masaya oturdular, bir sözleşme imzaladılar ve teknik şartnamesini adam gibi yazdılar, ÖĞRETMENEVLERİ bu yemeği yapıp sunuyor, bu gün 4 senedir, SAĞLIK alanındaki tüm hastaneler de, hasta da, refakatçi de, personelde ayı yemeği yiyorlar. Bir kişinin zehirlendiğini duydunuz mu?
Hayır!!!
Ama özel sektöre ihale ile verdiğiniz yemek işlerinde bol bol zehirlenme olaylarına tanık oluyor, haberler yukarıda görüyoruz…
Gerek okullarda, gerekse kamplarda yemekhaneniz var.
Niçin özel sektöre bu işleri veriyorsunuz?
Kendinizin kadrosunda aşçı ve diğer çalışacak olanlar yok ise, kolayı var, bulunduğunuz ildeki, ilçedeki öğretmenevi yapsın size.
Hem maldan çalmaz, gramajdan çalmaz, bozuk gıda yedirmez, eksik bir iş ve işlem yapmaz, hem kazançlı çıkarsınız.
Özel sektör kar edeceğim der, Öğretmenevi devlettir, devletin kendi parası, bir cebinden çıkar diğerine girer.
Kar marjı düşük olur.
Kaliteli yemek hizmet alırsınız.
Ülkenin her yerinde öğretmenevi var, restorantı var. Yemek üretiyorlar.
O ilçedeki, ildeki öğrencilere de personele de yemek üretirler. Eleman sıkıntıları var ise, alırlar. İstihdamda yaratmış olur, bir diyetisyen, bir gıda mühendisi, bir aşçı, birkaç yardımcısı, meydancısı, garsonu, bulaşıkçısı, herkes de şerefli bir kurumun çatısında iş bulur. Fena mı?
Eskiden yatılı okullarda aşçılık kadrosu vardı, bir iki hizmetlide yanına verilip bu yemekler yapılıyordu. Şimdi ne oldu bu durum bilmiyorum. Ama her yerde özelleşmiş durumda.
Vallahi, billahi, iyi değil.
Gelin inat etmeyin, ya yemeği kendiniz ekibinizle çıkarın, yâda ekibi kurmak şu an zor ise, bulunduğunuz il ve ilçelerdeki öğretmenevleri ile (Mersin Sağlık müdürlüğü örnek alınarak) anlaşma yaparak, hem devletin kör kuruşuna sahip çıkın, hem evlatlarımızın sağlıklarına…
Zor değil…
Açın il sağlık müdürlüğüne, Milli Eğitim müdürlüğüne bu işle alakalı devletin şerefli memurlarına konuyu sorun. Onlar nasıl başarmışlar?
Devletin yanında olmak, milletinin yanında olmak bunu gerektirir.
Hem devletin kör kuruşunu harcayacağız, hem çocuklarımız yada yiyenler zehirlenecekler!!!
Böyle bir dünya yok, olmamalı!!!
Ben yazımı, değerli Milli Eğitim Bakanımızın, Gençlik Spor Bakanımızın, YÖK başkanlığının sosyal medya hesabı X de etiketleyerek göndereceğim.
Allah rızası için yazdıklarımı, tüyü bitmedik yetimin şehidin hakkı ve devletin kör kuruşu adına bir düşünsün ve tartışsınlar. Araştırsınlar.
Baki selam ve Dua ile.
ALLAH BU DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN
CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ.
Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.
CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ e- posta ADRES:
Köşe Yazarları
