NE KONUŞUYORSUNUZ YA!
Dibimizde korkunç olaylar cereyan ediyor.
İSRAİL’in kötü emellerini görmezden gelen içimizdeki bir kitle, ABD ve AB ülkelerinin bize karşı yürüttüğü sinsi projeleri görmezden gelip, ha bire İslama, Müslüman ülkelere yapılan ahlaksızlık ve şerefsizlikleri görmezden gelip, sürekli hükümetimizin ve devletimizin aleyhine konuşmalarını doğrusu hazmedemiyorum.
Arkadaş, Devlet ebet mübettir.
Bu devlet hepimizin çatısıdır.
Bu devlet var ise biz varız, yok ise bizde yokuz.
Kısa zaman içinde yaşanan Irak, Suriye, Lübnan, Filistin de yaşananları anlamak çok mu zor?!
ABD bu işin en büyük karışıtırıcı.
İSRAİL hem mikser rolünde, hem tetikçi rolünde.
Arkada Fransa, İngiltere ve diğerleri farklı rollerdeler.
Doğusu, batısı, güneyi, kuzeyi ile bir bütün olan adına ANADOLU dediğimiz bu vatan hepimizin.
Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti devleti.
Farklı siyasi kimliklerimiz, etnik kökenlerimiz, dilimiz, rengimiz, mezhebimiz olsa da biz bu devletin asli unsurları ve sahipleriyiz.
Oynanan oyun bizim üzerimizedir.
İRAN da bu gün yaşananları alaya almak, hafife almak, bu işi farklı mecralara çekip, evleyip geveleyerek, getirip bizim hükümete bağlamak abesle iştiğaldir, havanda su dövmektir.
Ekranlarda konuşanlar ağzının ölçüsüne dikkat etsinler.
Gün birlik ve beraberlik günüdür.
El ele verip vatana, bayrağa, devlete sahip çıkma günüdür.
IRAN meselesinin arka planında bizim ülkeyi karıştırma, parçalama, dizayn etme çabaları vardır.
Bu işin öncüsü ABD- İSRAİL- İNGİLTERE- FRANSA ve diğerleridir.
Osmanlı’dan bu yana bu çirkinlikler ve sinsilikler oynanıyor.
Türkiye de çok güzel işlerde oluyor.
Savunma sanayindeki çalışmalar ve ilerlemeler, yer altı kaynaklarımızın ortaya çıkartılıp değerlendirilmesi, Mavi vatan dediğimiz işler daha niceleri bu devletleri düşündürüyor ve üzerimizdeki kötü emelli planları hızlandı.
Biz, hepimiz vatanımıza, bayrağımıza, devletimize sımsıkı sarılmak ve kendi üzerimize düşeni yapmak mecburiyetindeyiz.
Yan çizmek yok.
Eleştiriden ziyade, çözüm odaklı fikirlerimizi devletin ilgili ve yetkililerine sunmak zorundayız.
Bu vatani ve milli bir görevdir.
Bizi fert olarak aşan meselede ise fert olarak gücümüz neye yetiyor ise, onunla devletimizin yanında yer almak boynumuzun borcudur.
Namusumuzdur!!!
Ben yazıp çiziyorum, işim bu. Gazeteciyim.
Ama bu devletin bana, cephede ihtiyacı var ise hiç çekinmem silahı elime alır cepheye giderim.
Ölüm ise işin sonu ÖLMEYEN NAMERTTİR, ŞEREFSİZDİR!!!
Biz niye yaşıyoruz?
Sadece dünyalıklar için mi?
Biz millet olarak şerefli bir milletiz.
Kimseye boyun eğecek bir kültürümüz yok.
Sürekli dış devletleri abartıp kabartıp kendi devletimizi hor görmeye alışmışlara, “ayıp ulan yaptığınız, siz nereye kime hizmet ediyorsunuz, neyin peşindesiniz, amacınız ne, içimize yuvalanmış işbirlikçi hayinler misiniz” diyorum…
Aklınızı başınıza toplayın.
Anadolu toraklarında 77,5 millet dedikleri hepimiz BİRİZ- BERABERİZ- KARDEŞİZ- CANIZ….
Bu birlik ve beraberliğe fesat düşürmeyin.
Dünya küresel bir ekonomi savaşı içinde…
Buna paralel Sağlığımız, Eğitimimiz, kültürümüz bize ait ne varsa büyük tehlike içinde.
Kenetlenelim.
Yaşadığımız kısmi olaylar bizi devlete küstürmesin, millete küstürmesin.
Gün birbirimize sımsıkı sarılma günüdür.
Birbirimizi ötekileştirme, yok sayma günü değildir.
Yaşasın devletimiz, milletimiz, bu bayrak altında yaşayan tüm kardeşlerimiz.
Baki Selam ve Dua ile.