'Hiçbir şeyin garantisi yok' diyen Yapıcıoğlu’ndan PKK'ye çağrı

PKK’ye yönelik çağrı yapan HÜDA PAR lideri Yapıcıoğlu, “Elinde silah olanların silahlarını bırakmasını hiçbir şarta bağlamadan, bu şiddetin herkese zarar verdiğini bilerek bu silahları bırakması ve kendini lağvetmesi lazım” ifadelerini kullandı.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Mersin-Tarsus'ta bir araya geldiği STK temsilcileri, kanaat önderleri ve ilçe teşkilatı üyelerine yönelik yaptığı konuşmada gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
Kızılmurat Mahallesi'ndeki bir düğün salonunda düzenlenen "Halk Buluşması" etkinliğine katılan Yapıcıoğlu, Gazze'ye yönelik yaptığı açıklamada "Gazze dümdüz edildi, neredeyse taş üstünde taş kalmadı. Sadece evler değil, evleri yıkıldıktan sonra insanların başını soktuğu, soğuktan, yağmurdan korunmaya çalıştığı çadırlar da bombalandı. İnsanlar sadece harp silahlarıyla değil aynı zamanda açlıktan ve susuzluktan öldürülmeye çalışılıyor” dedi.
Kürt sorununun çözümüne yönelik başlatılan, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın örgüte yönelik "Silahları bırakın" çağrısı yapması sonrası ivme kazanan ve Türkiye'de hükümet tarafından "Terörsüz Türkiye" olarak adlandırılan sürece dair değerlendirme yapan Yapıcıoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Dışarıda olduğu kadar içeride de içimizi yakan mevzu var. Hükümetin açıklamış olduğu 'Terörsüz Türkiye' hedefi var. 'Bu süreçle ilgili ne olacak, ne zaman olacak, 45 yılı aşkın silahlı şiddet yoluyla memleketteki her kesime ciddi zarar verenler örgütlerini feshedecekler mi, bu şiddet ortamı sona erecek mi?' diye bir beklenti oluştu.
Hiçbir şeyin garantisi yok. Bu sorunun çözümü çok mu zor? Hayır! Biz inanıyoruz ki samimiyet ve irade varsa bu sorunun çözümü çok kolay ve mutlaka çözülmelidir, mutlaka şiddet ve terör sona ermelidir.
Ortak bir noktada buluşabiliriz diyoruz... İşin sadece şiddet boyutundan ziyade bu şiddetten önce; aramızdaki kardeşliği, hukuku bozan ceberrut bir devlet yönetimi vardı.
“PKK kendini lağvetse de etmese de adım varsa atmalıyız”
Dillere pelesenk olmuş bir ifade ile bin yıllık kardeşliğimiz vardı. Aslında dedelerimiz ne zaman İslam'la müşerref olmuşsa biz o zamandan itibaren kardeş olmuşuz... Birileri bu durumu iç cephede tahkim olarak görüyor, biz de diyoruz ki hukuku zedelenmiş olan kardeşlerimizin hukukunu teslim edelim.
İkisi birbiriyle ilişkili gibi görünür bağlantılı gibi görünür fakat birbirinden farklıdır.
Şiddet ve terör olayları dursa da durmasa da PKK kendini lağvetse de etmese de bizlerin kardeşlik adına atılması gereken ne adım varsa atmalıyız.
Elinde silah olanların silahlarını bırakmasını hiçbir şarta bağlamadan, bu şiddetin herkese zarar verdiğini bilerek bu silahları bırakması ve kendini lağvetmesi lazım."
RUDAW