Sağlık ANALİZ

Sağlık ANALİZ

Mail: saglikanaliz@gmail.com

Sağlık idarecileri sesimizi duymuyor mu?

Bu köşede sayısız yazı yazdım. İhbar ettim, ihbar telakki eden, uyarı telakki eden çok sayıda yazımı HASIRALTI edenlere sormak lazım.

Niye, neden, niçin, kim için?

Bu olayların gerisini, arkasını niye araştırmıyor ve gereğini yapmıyorsunuz?

Bakın bir örnek vereyim.

5 Temmuz 2011 günü bu köşeden saat 9.33.08 de seslendim.

Yazının başlığı şu : “Vay be, bu nasıl bir iş?”.. Yazı aynen aşağıdaki linkte duruyor.

Link şu:  http://www.haberanaliz.net/detay.asp?hid=82644  TIKLAYIN ÜZERİNİ OKUYUN… Tabi tenezzül buyurursanız…

Bazı kendisine posta gönderdiklerimiz şöyle derler miş; “bize Ece Avşarkızı, Tülay Akşener isimli postalardan ıvır zıvır yazılar geliyor silip atıyoruz, okumuyoruz bile”

İster oku, ister okuma. Biz vazifemizi yapalım da. O bahsettiğiniz postalar bizim editöryamızdan geliyor. Size göre önemsiz, devlete göre önemli. 

Size göre önemsiz olmasının sebebi de, ya siz bir darbe yemişinizdir o yazılardan, ya yakın akrabalarınız, yakın arkadaşlarınız. İkiyüzlü olduğunuz içinde ara sıra okudun mu, diyenlere ne okuyacağım yahu. Dedikodu deyip kıvırtırsınız.  Ama geçin bunları.

Şimdi GELEYİM ŞU YUKARIDA LİNKİNİ VERDİĞİM YAZIDAKİ İHBAR TELAKKİ EDEN BİLGİLENDİRMEME:

“Toros Devlet Hastanesinde O4.03,2010 Tarihinde 2010/15258 İhale kayıt no ile 28 Kalem kırtasiye mal alım ihalesi yapılıyor. Malzemelere bakıyorum toner, makas, daksil ve zımba gibi malzemelerinin yanında birde EKG kâğıdı var (!)

Usul AÇIK ihale usulü…

Ne güzel (!)

Açık ihalede sizce amaç nedir, ne olmalıdır?

Çok kişi ilanı takip etsin ve ihaleye katılım fazlasıyla olsun, tam rekabet ortamı sağlansın ve kamu ucuza malzeme temin etsin.

İşte AÇIK İHALENİN AMACI BUDUR…

Yâda bizim anladığımız budur.

İlanları takip eden firmalar, doğal olarak kendi iştigal alanlarıyla ilgili ihaleleri incelerler.

Siz medikal firma olsanız bir hastanede kırtasiye ihalesi ilanını inceler misiniz?

Ticaret sicil gazetesinde sizin firmanızın yâda şirketinizin tüzüğünde, faaliyet alanında kırtasiye ürünleri satmak yoksa incelemezsiniz.

Bu konuda bir iş deneyiminiz yoksa da incelemezsiniz.

Ama ne hikmetse (!) ilgilerini çekiyor ve 2 medikal firma bu kırtasiye alımını inceliyor. 

AK TIP Tıbbi Ürünler San. ve Tic. Ltd. Şti. ile,

Aksay Tıbbi Ürünler /Hasan Aksay…

Tesadüf ki, bunlar medikal firma sahibi iki kardeşe ait firmalar (!)

ŞİMDİ GELİYORUZ, sizlere ve kamuya soruyoruz..

EKG kâğıdı bir kırtasiye malzemesi midir?

HAYIR değildir!...

İnternete girin bakın, sizde iyi araştırın.

Tüm firmalarda, üreticilerde bu malzeme medikal malzemeler bölümünde geçer…

Bu arada üşenmeyin, Sağlık Bakanlığı Genelgelerine de girin bakın, ne diyor?

Sıhhi sarf malzemesi diyor. 

Hatta özellikli olduğunu özellikle belirtiyor.

Ayrıca birde kullanılacak cihaza göre farklılık gösterecek malzemedir diyor.

Bu hususu özel olarak ısrarla vurguluyor.

Ya Sosyal Güvenlik Kurumu ne diyor?

EKG kâğıdını bedeli ödenmeyecek basit sıhhi sarf malzemeler listesinde sayıyor.

Peki, öyle ise Sıhhi sarf olan EKG kâğıdının, kırtasiye alımında ne işi var?

Kırtasiye alımının içine ustalıkla yerleştirilmiş bu kâğıttan sadece 2 kardeşe ait 2 medikal firmanın haberi oldu ve girdiler, öyle mi?

Başkası bu işe giremedi (!)

Sonuçta 2000 adet EKG kâğıdı alımı AK TIP Tıbbi Ürünler San. ve Tic. Ltd. Şti. 'a ihale edildi.

Şimdi siz bu uygulama ve çalışma ile açık ihale yaptığınızı mı sanıyorsunuz?

Kamu ihale kanununu arkadan dolandınız yani (!)

Yani ihale kanununu kasıtla bilinçli olarak deldiniz!

Kurnazca hallettiğinizi sandınız (!)

Yazık ki ne yazık !..

Bakın iyi araştırın, inceleyin, daha önceleri de belirttiğimiz ve şimdi de yazdığımız gibi, Sosyal Güvenlik Kurumu bu kâğıtların parasını ödemiyor. Çünkü paket ödeme içinde.

Yani siz alırken rekabeti, saydamlığı sağlamadınız. Faturalandıramayacağınız bir ürünü bir de pahalı aldınız (!)

Hastaneler bir işletme değil mi?

Bu mantıkla, bu çalışma şekil ve esası ile yasa tanımaz keyfilikle kurum gelişir mi?

Biz de çalışanlar döner sermaye alamıyor diye yazıp duruyoruz.

Alamaz tabi, kurumu düşünen kim?

Farz edelim siz bu malzemeyi kırtasiye malzemesi saydınız… 

Yanıldınız, şaştınız bu da bir kağıt dolayısıyla kırtasiye malzemesidir dediniz. 

O zaman sorarız size: 

AK TIP Tıbbi Ürünler San. ve Tic. Ltd. Şti. İle Aksay Tıbbi Ürünler /Hasan Aksay firmaları kırtasiye firmaları mıdır? 

Bu firmaların ticaret sicil gazetesinde kırtasiye malzemeleri satımı işi var mıdır?

Siz Ak Tıp ve Aksay Tıbbi Ürünler /Hasan Aksay firmalarının sahipleri.. 

Bu kırtasiye ihalesinin içinde medikal malzeme olduğundan bir medikal firma olarak nasıl haberiniz oldu? 

Kim size haber verdi, kim size söyledi? 

Yoksa kırtasiye işine de mi girdiniz de kırtasiye alımlarını takip eder olmuşsunuz? 

Sizin ticaret sicil gazetesinde yayınlanan iştigal alanlarınız nelerdir? 

İştigal alanınızda olmayan bir işe bir ihaleye teklif vermek suçtur. Siz bunu bilmiyor musunuz?

Nasıl oluyor da burada İhale de işin adı 28 Kalem kırtasiye alım ihalesi oluyor?

Ve İştigal alanı olmadığı bildirilen firmalar buna teklif veriyor ve bu teklifleri geçerli sayılıp, ihale üzerinde bırakılıp birde sözleşme imzalanıyor?

Satın almadan Sorumlu olan sn. Dr. Atakan Kızılok, hiç mi bakmadınız bu dosyaya?

Neden bu medikal malzemenin kırtasiye alımında ne işi var demediniz?

Hadi bu hususu atladınız diyelim. 

Neden medikal firmaların kırtasiye alımında ne işi var demediniz? 

Teklif veren firmaların iştigal konusu ile ilgili Ticaret sicil gazetesine bakmak aklınıza gelmedi mi?

Neden başka medikal firmalar katılmamış diye hiç düşünmediniz mi?

Bu iş bittikten sonra bize birçok medikal firma : “böyle şeytanlık görmedik. Bu şeytanın aklına gelmez, tesadüfen duyduk, yapacak bir şey yoktu, şimdi Toros Devlet Hastanesi kumaş alsa, çarşaf alsa, içine tıbbi medikal cihaz falan dolanmış mı?” diye bakıyoruz vallahi dediler.

Bunu yani bu kurnazlığı düşünen kafaya ne diyeyim?

Bilemedim.

Acaba siz ne düşünür, ne dersiniz ey yetkililer? …”

OLAY BU… NE YAPTINIZ, NE ETTİNİZ, NE GİBİ BİR SORUŞTURMA, ARAŞTIRMA VE İNCELEME YAPTINIZ?  BEN MERAK ETTİM, işin aslı astarı nedir diye hiç gereğini yapan bir YETKİLİ oldu mu?

NÖBET TUTMA İŞİ NE OLDU?

HASTANELERDE 24 SAAT ARALKISZI NÖBET TUTMAK İNSAN HAKLARINA AYKIRI DEĞİL Mİ? 

VE GECE NÖBETÇİ İDARİ MEMUR DİYE GÖREVLENDİRİLENLER HANGİ YASA, KANUN, TÜZÜK GEREĞİ 24 SAAT NÖBET TUTTURULUYORLAR? 

YÂDA 16 SAAT NÖBET TUTTURUYORLAR? 

BİR GÜNDE 8 SAAT TUTMALARI GEREKİR. İNSANLIK DIŞI BU UYGULAMADAN NE ZAMAN VAZGEÇECEKLER?

BU KADAR YAZIPH İLGİLİ VE YETKİLİLERİ UYARMAMIZA RAĞMEN 24 SAAT, 16 SAAT NÖJBET TUTURMANIN ANLAMI NE?

NEDEN, NİÇİN, KİM İÇİN BU ANLAMSIZ UYGULAMA SÜRDÜRÜLÜYOR?

8 SAAT NÖBET KOYMAK KİMİN İŞİNE GELMİYOR?

VARDİYA SİSTEMİNE NEDEN GEÇİLMİYOR?

HASTANELERDE KIYAMET GİBİ MEMUR VARKEN, ÜÇ KİŞİ 4 KİŞİ İLE BU GECE NÖBETÇİ İDARE MEMURLUĞU NEDEN SÜRDÜRÜLÜYOR?

1 GÜN GECE NÖBETE GEL, ERTESİ 3- 4 GÜN İŞE GELME UYGULAMASININ KİME NE GETİRİSİ VAR?

HİZMETTE KALİTE VE VERİMİ DÜŞÜREN, İNSAN HAKLARINA VE 657 SAYILI KANUNA AYKIRI BU DURUMU NİÇİN DÜZELTMİYORLAR?

MÜDÜR YARDIMCILARI HASTANEDE GECE NÖBETÇİ AMİR OLARAK NEDEN NÖBET TUTMUYORLAR?

MÜDÜR YARDIMCILARININ İŞİNİ MEMURLAR NEDEN YAPIYOR?

Ayrıca TEMİZLİK HİZMETİNDEN İŞE ALINAN ve kat rehberi, danışma personeli, halkla ilişkiler personeli gibi usulsüz, nizamsız bir şekilde değerlendirilen kişilere ayrı ayrı müdür yardımcısı ve başhekim yardımcısı vermek akla uygun bir davranış mı? Temizliğe bir müdür muavini ve başhekim, kat rehberliğine bir başkası, halkla ilişki ve danışmanlığa bir başkası. Böyle çok başlı bir yerde hizmette verim ve kalite olmaz. Bu kişilerin asıl işi TEMİZLİK. Kadroları temizlik. Firmaları temizlik. O zaman temizlik firmasına bakan müdür yardımcısı ile Başhekim yardımcısı bunların hepsinin sevk ve idaresinden tek başına sorumlu olmalı. Her kafadan bir ses çıkıyor, iş karışıyor. Birinin verdiği emri diğeri bozuyor. 

Bu günlük de bu kadar.