Dr.Binhan OĞUZ

Dr.Binhan OĞUZ

Mail: binhanoguz@gmail.com

Çin’in1 numaralı ÖnceliğiTarımı

Çin’in1 numaralı ÖnceliğiTarımı

Ulusal gıda güvenliği stratejisi ile yazılmış bir başarı öyküsü

Ekonomi yönetiminde son birkaç ayda meydana gelen ani politika değişikliğinin ardından Türkiye haftalardır Çin modelini tartışıyor.

Ben de çıkışımızı tarım zenginliğimizde gördüğümden Çin’in  tarımdaki başarıhikayesine dikkat çekmek istedim; birkaç on yıl içinde Çin, ekilebilir arazileri sadece %5 oranında olmasına rağmen,bugün dünya nüfusunun neredeyse %20'sini besleyebilecek hale gelmiştir. Ayrıca son otuz yılda yurt içi talebindeki patlamayı karşılayacak kadar hızlı bir şekilde üretimini artırmayı da başarmıştır. Birçok dış gözlemcinin korktuğu gibi Çin’deki hızlı ekonomik büyüme ve nüfus artışı, tarım ürünlerinde ithalata sebep olmamıştır.

Çin hükümeti, düşük ithalat ve yerli tahıl üretimine dayanan, kendi kendine yeterlilikve teknolojik destek temelinde bir ulusal gıda güvenliği stratejisi uygulamıştır. Çin, yapısal reformlar ve tarımda inovasyon uygulamaları ile verimliliği artırmayı, miktar bakımından dünyanın en büyük tarım üreticisi olmayı başarmıştır.

Aslında,dünya nüfusunun beşte birinin yaşadığı Çin, global gıda üretiminin dörtte birini tek başına karşılıyor. ABD ile ticaret savaşlarından sonra tarım politikasını değiştiren Çin, buğday ve pirinç üretiminde dünya lideri olmuş; mısır, arpa ve yağlı tohum üretiminde de önde gelen ülkelerden biri konumuna gelmiştir. Çin'de, her yıl siyasi öncelikleri tanımlayan “1 Numaralı Merkezi Belge” ardı ardına 18 yıldır Tarım ve kırsal alanları önceliklerin başına almıştır.

Çin, tahıl üretiminin 600 milyon tonun altına düşmesini istemiyor. Bundan dolayı daçiftçileri tahıl ekmeye teşvik etmek, tarımsal istihdam ve gelir beklentilerini artırmak, düşük tahıl fiyatlarına ve ürünün elde kalma riskine karşı çiftçileri korumak için belirli periyotlarda ve belirli bölgelerdeki belli başlı tahıl çeşitleri için taban fiyat, alım ve depolama garantisi gibi destek politikaları uyguluyor.

Hükümet, 2004’den bu yana buğday ve pirinçte uyguladığı garantili fiyat politikasını sürdürmektedir.Böylelikle,  2021 yılında dünyanın en yüksekleri arasında yer alan buğdayın garantili fiyatı,50 kilo için 113 yuan olarak belirlenmiştir (yani 295,2 € / T); garantili pirinç fiyatları da pirinç çeşidine bağlı olarak 50 kilo için 121 ile 130 yuan arasında tespit edilmiştir.(yani 316,2 ile 339,6 € / T arasında)[1].

Çin, modern tahıl depolama tesisleri inşa ederek ve eski tesisleri modernleştirerek depolama kapasitesini de artırma yoluna gitmiştir.; ayrıca ülkenin Soğuk Zincir İhtiyacı  da artmaktadır. Çin’in süregelen ekonomik büyümesi, ticaretteki artış, pazarlardaki genişleme ve vatandaşlarda oluşmaya başlayan gıda güvenliği bilinci bu gelişmedeki önemli faktörlerdir.

COVID-19 pandemi süreci yaş meyve sebzenin insanlık için hayatiyetini tekrar  gündeme getirdi ve depolamanın, özellikle soğuk zincirin pazarlamadaki önemine dikkat çekti…

2013 yılında hazırladığımız bir raporda Çin Soğuk Zincir Lojistiği gelişmenin erken safhalarındadır diye not düşmüştük; “son dönemlerde devletin de desteğiyle, Çin’de soğuk zincir lojistiği ve soğuk hava depolarında önemli iyileştirmeler yapılmaktadır. Yaklaşık 100.000 ton kapasiteli soğuk hava depolarının faaliyete geçmesi planlanmaktadır. Bu gelişmeyle birlikte soğuk zincir prosedürlerindeki yasal düzenlemelerin artması, bu alanda faaliyet gösteren girişimlerin büyümesi ve bu alanda bilgi teknolojilerinin gelişmesi öngörülmektedir.Özellikle artan gelir düzeyi ve buna bağlı olarak fazlalaşan ve değişen gıda tüketimleri soğuk zincir sisteminin önemini her geçen gün arttırmaktadır. Soğuk Zincir Sistemine Teşvik Planlanmıştır; Çin Hükümeti’nin ulusal reform programının bir parçası olarak ekonomik büyümeyi teşvik ederken, aynı zamanda gıda güvenliği ve sağlık koruma programlarına da büyük yatırım yapması beklenmektedir.Bu yatırımların soğuk-zincir sektörünü de içermesi doğal olacaktır. “[2]

Ancak modern tarım koşullarına uygun olması için yeterli kapasitede soğuk hava deposu mevcut değil. Soğuk hava depo kapasitesinin yanı sıra, yeterli lojistik imkanları da mevcut değildir. Çin’deki işletmelerin soğutuculu kamyonları taşıma kapasitelerine göre 2 ve 30 ton arasında değişmektedir. Normal şartlar altında, bu özelliklere sahip bir kamyonun kullanım süresi 8-10 yıldır.

“Yeni Frigorifik Depolar Açılmaktadır; 2008’de Çin’in et ürünleri için soğuk depo kapasitesi yıllık ortalama yüzde 10 artış ile 7 milyon tondu. 2008-2012 yılları arasında soğuk depo yapım faaliyetleri her yıl ikiye katlanmıştır. Şu anda ülkede 10.000’den fazla soğuk depo faaliyet göstermekte olup, toplam kapasite 17.43 milyon tona (71 milyon m3) ulaşmıştır. Bunlar arasında 80 kadarının kapasitesi 10bin tonun üzerindedir. Başka bir deyişle bu büyük depolar, toplam kapasitenin yarısından fazlasını oluşturmaktadır.

Bölgesel dağılıma bakıldığında ise toplam kapasitenin yüzde 60’ının doğu bölgelerinde olduğu görülmektedir.

Depolama kalemlerine göre bakıldığında; kapsamlı yani meyve gibi özel ürünlere ayrılmış depolar yüzde 46’yı oluşturmaktadır.

Soğutma tiplerine göre bakıldığında; kapasitenin yarısından fazlasını dondurucu depolar oluştururken, ultra-düşük derecelerdeki depoların oranı oldukça azdır.

Depo kiralama fiyatları bölge bazında çok büyük farklılıklar göstermemektedir: 2012’de Şangay’da kiralama ücretleri 3.5-5¥ / m2 iken , Pekin’de 4.5¥ / m2  civarındaydı.”

Bazı seçme veriler Çin’de tarıma verilen önem ile küresel rekabetlilikte kazandığı yeri göstermekte daha renkli olacaktır:

•         Trademap verilerine göre, dünya meyve ve sebze mamulleri -dondurulmuş sektöründe 2004 GTIP numaralı diğer sebze konserve (dondurulmuş) ürünlerin pazar büyüklüğü 2016 ile 2020 yılları arasında toplamda %9 oranında artış göstererek 8,4 milyar dolara ulaşmış durumdadır. Hollanda % 22,6, Belçika % 22,1 civarında bir pazar payına sahiptir. Dünya dondurulmuş sebze ürünleri arasında en önemli ürün patatestir. Dünya dondurulmuş patates ürünleri ihracatı (2004190 numaralı GTIP) toplam dondurulmuş sebze ihracatı 1517,1 milyar dolardır.

•         Dünya dondurulmuş sebze ihracatı 2016-2020 döneminde %9 artarak 1,5 milyar dolara erişmiştir. %22,1 ve % 12,3 pazar payları ile Çinve Belçika lider konumdadır.

•         3,4 milyar dolar olan dünya dondurulmuş meyve ihracatında Kanada  % 12,2, Tayland % 7,4, Peru, Polonya ve Şili  % 6, 4’er paya sahiptirler.

•         Genel olarak 2020 verilerine göre meyve sebze mamulleri ihracatında Çin %12’lerdeki pazar payı ile liderliği sürdürmektedir.

•         2020 yılı itibarıyla Hollanda dünya meyve suyu sektör ihracatının % 20,4’ü ile lider konumdadır.Bunu takip eden Almanya, İspanya ve Tayland’ın dünya 2020 ihracatında payları sırasıyla % 14,9, % 8,6 ve % 7 oranındadır.

•         2006 GTIP numaralı Şekerle konserve edilmiş kiraz, vişne, zencefil ve diğer meyve konserveleri ihracatı dünya konserve meyve sebze ihracatında en az paya sahiptir. Çin ve Tayland ihracatta öne çıkan ülkelerdir. Ardından İtalya ve Kamboçya yer almaktadır. Türkiye %0,2 pazar payı ile 29. sırada yer almaktadır.

•         Türkiye uzun yıllardır dünya salça ihracatında ilk 7 ülke arasına girmektedir. 2016-2020 yılları arasında %10 artarak 3,3 milyar dolara ulaşan dünya salça ihracatında Çin aynı dönemde ihracatını 674 milyon dolara ulaştırarak 2 lider golmuştur. Çin’de yurtiçi talebin artmasına karşın salça üretiminin yaklaşık %75’i ihraç edilmektedir. (www.fas.usda.gov) .Çin’in %32 olan pazar payını % 27,1 ile

Hani bir söz vardır “Bakarsan bağ,…bakmazsan dağ olur”…Tarımına bakarsan Çin…..demek gelmiyor mu verilere ve Tarımın baş tacı edilmesine bakınca…

Yıllardır her fırsatta söylerim…ülkemin Çin, Kore…gibi modellere ihtiyacı yok…Şubat 1923’deki İzmir İktisat Kongresi ile tarımın yeri “Milli ekonominin temeli ziraattır” şeklinde tespit edilmiştir…bunu hatırlardan çıkartmayalım yeter…

[1] IGC; FAO, USDA…

[2] Soğuk Zincir Sistemine geçmenin Yaş Meyve Sebze sektörünün küresel rekabetliliğine etkisi. Aralık 2013, STRATEKO, S. 80