ERDOĞAN “BÜYÜK VEDA’YA HAZIR MI?

Kimi zaman, akan nehirlerin sularını insanoğlu, tersine akıtmayı başarabileceğini düşünür. Bunun için büyük denemelere girişir, set çeker, duvarlar örer. Ne var ki su, yolunu yine bulur, yine doğru bulduğu yoldan akar gider.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun başına gelenleri de böyle anlayabilir miyiz? Bazen sürekli seçimlerde kazanmak kimi siyasetçiye yaramaz. Seçimleri kazan kazan, sonra da Cumhurbaşkanlığı için aday olduğunu açıkla…

Hadi bakalım, bunu açıkladın ya, iktidardan oyun üzerine oyun bekle.!

Oyun içinde oyunlar…

Matruşka bebekleri gibi… Açtıkça başka bir oyun..

Yargının siyasallaşması böyle oyunlardan dolayı kabul edilemez işte!

Günün en güçlüsü, günün en otoriteri seçimleri asla kaybetmek istemez. Çünkü hayat, onun için sonsuza kadar lider kalmaktır..

Bu nedenle İBB’ye operasyonlar hiç durmuyor. 

Tıpkı FETÖ operasyonları gibi..

İmamoğlu, hapse atıldı ama lider onu sıfırlamak, sonsuza kadar ortaya çıkmasını önlemek istiyor. 5. Dalga operasyonlarıyla neredeyse İBB’de çalışan yönetici kalmayacak.

50 MİLYAR DOLAR FEDA OLSUN...

19 Mart operasyonlarının toplam bedeli 50 milyar dolara ulaştı. Ne var ki iktidar bu meseleyle ilgili hiç konuşmak istemiyor. Zaten, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuda konuşmadı, olmamış gibi davrandı, gündemine almadı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, uluslararası finans toplantılarında sorular gelse bile 50 milyar doların etrafından dolanıyor.

Katar’ın başkenti Doha’da Şimşek’e 50 milyar dolar bir kez daha soruldu. Ekonomist Yalçın Karatepe’nin anlatımıyla manzara şöyleydi;

“Arka fonda piyasa romantizmiyle tasarlanmış bir sunum, yanında Katarlı bakanlar, karşısında ise “yatırım fırsatları”nı dinlemek üzere salona dizilmiş sermaye temsilcileri… Evet, bu kez fon anlatısı için seçilen yer Katar. Konu ise her zamanki gibi: “Türkiye hâlâ bir yatırım fırsatıdır.” Tek değişen şey, slaytın fon rengi. İçerik yine ‘Yabancı sever, halk sabreder’ modeli.

Şimşek, “Her şey dezenflasyon için hazır” diyor. Ama o cümle, jeo-ekonomik dekorlarda yankılanan parıltılı terimlerden ibaret kaldı; çünkü aynı günlerde bu ülkede insanlar sessizce işini kaybediyor, üretici borcunu döndüremiyor, maaşlar mutfağın dilini anlamıyor, tüketici ise alışverişe değil, fiyat etiketlerinin sergilendiği bir enflasyon müzesine girer gibi markete uğruyor. Ne gam. Orada Katar’dayız, buradan görünmüyor.

Üstelik bu kez itiraf dozu daha da yüksek: “Hiçbir tedavi yan etkisiz değildir” diyor. Bu programın bedeli olduğunu, ama bu bedelin kim tarafından taşındığını asla söylemeden… Tıpkı “istikrar sürüyor” deyip, kaç kişinin yoksullaştığını konuşmamak gibi.

Tıpkı”“yatırımcı algısı toparlanıyor” deyip, sofradaki protein kaybını grafik dışı bırakmak gibi.

Karatepe, Şimşek’in Doha’daki profilini böyle özetlemiş..

Yani 50 milyar dolar İmamoğlu için helal olsun.

Nasılsa askeri harcamalara giden 1.8 trilyon dolarlık para, “Terörsüz Türkiye” programıyla yatırım fırsatına dönüştürülmeyi bekliyor.

İktidar üyeleri, daha önce DEM’lenmekle suçladıkları muhalefet partilerini saf dışı edip DEM’le ve teröristbaşıAbdullah Öcalan ile kanka vaziyetlerin keyfini çıkarıyorlar.

“BÜYÜK VEDA”YA HAZIR MISINIZ?

Macaristan gezisinden ülkeye dönerken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri şaşırtıcıydı.

Seçimlerde yeniden adaylık derdinde olmadığını söyleyen Erdoğan, yeni Anayasa’yı da Türkiye’nin geleceği adına istediğini ifade etti.

Bu durumda Erdoğan, “Büyük Veda” ya hazırlık yapıyor diyebiliriz değil mi?

23 yıl çok çalıştı, çok yoruldu…

Dinlenmek, torunlarıyla vakit geçirmek gerektiği zamanlar görüşlerine başvurulursa birkaç kelam etmek onun da hakkı.

Cumhurbaşkanımız doğru düşünüyor. Artık gitme zamanının geldiğini hissediyor..

Yerine kim gelecek diye endişe etmeyelim. Genç politikacılar bayrak değişimine hazırlar sanıyorum.

Hele bir ERKEN SEÇİM olsun, adaylar ortaya çıkar.

AK Partili adaylar da kazanır, CHP’li adaylar da…

Nasılsa bir aday hapiste de olsa hazır görünüyor.

Halkı ikna eden kazansın, Türkiye büyük ülke...