Türkiye - Suriye enerji iş birliği: 'Geri dönüşleri hızlandırabilir'

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın 29 Mayıs 2025’te paylaştığı verilere göre, 9 Aralık 2024’ten sonra 250 bin 64 Suriyeli gönüllü olarak ülkesine dönerken, 2016’dan bu yana toplam geri dönenlerin sayısı 1 milyon 126 kişi oldu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, çarşamba günü Anadolu Ajansı'na (AA) verdiği mülakatta Azerbaycan'dan gelecek doğal gazın, ilk olarak cumartesi günü Kilis üzerinden Halep'e ihraç edileceğini ve bu durumun Türkiye'de bulunan Suriyelilerin "geri dönüşleri hızlandırabileceğini" ifade etti.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın 29 Mayıs 2025 paylaştığı verilere göre, 9 Aralık 2024 sonrasında geri dönüş Suriyelilerin sayısı 250 bin 64 kişi oldu. Yerlikaya bu sayının içinde yer alacak şekilde en az 47 bin ailenin dönüş yaptığını belirtti.
Yerlikaya, 2016 yılından bu yana ülkesine gönüllü geri dönüş yapan Suriyelilerin sayısını ise 1 milyon 126 kişi olarak açıkladı.
Yerlikaya, aşamalı 'dönüş hazırlığı' için Suriyeli sığınmacılara 1 Temmuz 2025'e kadar her aileden bir kişiye üç giriş çıkış hakkı tanınacağını açıklamıştı.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ise 20 Aralık 2024'te yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Suriyelilerin geri dönüşü için kabaca iki aşamalı bir plan tasarladığını belirtmişti.
Güler, ilk etapta İdlib çevresindeki kamplarda kalan Suriyelilerin dönüşlerinin organize edileceğini söylemiş, ardından da Türkiye’de yaşayan Suriyelilerin dönüşü için çalışmalar yapılacağını ifade etmişti.
Yetkililer, geri dönüş sürecinin uluslararası ilkelere uygun şekilde sürdürüldüğünü ve geri dönüşlerin hem Türkiye hem Suriye tarafında altyapı yatırımlarıyla desteklendiğini vurguluyor.
Türkiye, 2024 Aralık ayında Suriye'de gerçekleşen yönetim değişikliği sonrası ülkede kurulan geçici hükümet ile kalkınma iş birliklerini artırdı.
Beşar Esad yönetiminin 8 Aralık'ta son bulmasından tam olarak 16 gün sonra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar yaptığı açıklamada, bir heyetin elektrik ve enerji altyapısında incelemelerde bulunmak üzere Suriye'ye gideceğini bildirmişti.
Türkiye’nin Suriye’ye sağladığı enerji desteğinin oldukça olumlu ve stratejik bir adım olduğunu belirten eski Cumhurbaşkanlığı Enerji Danışmanı olan enerji politikaları uzmanı Prof. Dr. Volkan Ediger, milyonlarca göçmenin Türkiye’de yaşadığı bir ortamda bu tür girişimlerin hem insani hem de siyasi açıdan önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin Suriye'deki enerji altyapısına katkı sunmasının, bölgede yaşamın yeniden başlamasına imkân vereceğini Ediger, “Orada elektrik yok, gaz yok, elektrik yok… İnsanlar neden geri dönsün?” diye konuştu.
Temel altyapıların işler hale getirilmesinin "gönüllü geri dönüşleri teşvik edeceğini" ifade eden Ediger özellikle Türkiye'de yaşanan toplumsal ve ekonomik sorunlar göz önüne alındığında, Suriyelilerin ülkelerine isteyerek dönmesinin Türkiye için de büyük bir kazanım olacağını ifade etti:
"Dolayısıyla orada bir sistemi işler hale getirmek için Türkiye bir katkıda bulunuyorsa bu çok güzel. Hem komşumuzun menfaatine hem de bizim. Yandaki bir komşumuzun istikrara kavuşması ve onların ülkelerine keyifle, isteyerek dönmeleri de ayrı bir kazanç bizim için."
Günde 3-4 saat elektrikten 10 saat elektriğe
30 Temmuz Çarşamba günü AA'ya verdiği demeçte, Kuzey Suriye'de mevcut durumda günde ortalama 3 ila 4 saat arasında elektrik verilebildiğini belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Kilis ile Halep’i birbirine bağlayan doğal gaz boru hattının Mayıs ayında tamamlandığını duyurdu.
2 Ağustos Cumartesi günü Azerbaycan'dan tedarik edilen doğal gazın Suriye'nin Halep kentine ihraç edilmeye başlayacağını duyuran Bayraktar, Kilis üzerinden gerçekleşecek sevkiyatın Azerbaycan ve Katar ile iş birliği içinde yürütüleceğini belirtti.
Bayraktar, gaz tedariği ile kuzey Suriye’de şu anda 3–4 saatle sınırlı olan elektrik erişimini yaklaşık 10 saate çıkarmanın hedeflendiğini vurguladı.
Toplamda 6 milyon metreküp doğal gaz kullanarak 1.200 megavata kadar elektrik üretiminin planlandığını aktaran Bayraktar, gaz ihracının ve üretimin ne kadar sürelik periyotlarla gerçekleşeceğini ise belirtmedi.
Bayraktar, Türkiye’nin halihazırda kuzey Suriye’ye 280 megavat elektrik ihraç ettiğini belirtti.
Ayrıca geçmişte kullanılan 500 megavat kapasiteli Birecik–Halep elektrik hattının yeniden devreye alınması için çalışmaların sürdüğünü ifade eden Bayraktar, “Hattın Türkiye tarafı sağlam. Suriye tarafında ise ciddi hasar var. Onarım tamamlandığında 800-900 megavata kadar elektrik ihraç edebileceğiz. Bu da yaklaşık 1,6 milyon hanenin ihtiyacını karşılayacaktır,” dedi.
Bayraktar, uluslararası yaptırımlarda sağlanan kısmi gevşemenin bu projelerin hayata geçirilmesinin önünü açtığını belirterek, projelerin Suriye’de normal yaşamın yeniden tesisine ve yerinden edilen insanların geri dönüşüne katkı sunacağını vurguladı.
Yenilenebilir enerjide ortaklık: 1000 megavatlık GES
AB ve ABD'nin yaptırımları kaldırmasının hemen ardından Mayıs ayında Türkiye'den Kalyon Holding ve Cengiz Holding, Katar'dan UCC ve ABD'den Power International şirketleri ile Suriye Enerji Bakanlığı arasında 7 milyar dolarlık (yaklaşık 284 milyar TL) stratejik iş birliği anlaşması imzalandığı duyuruldu.
Anlaşma kapsamında konsorsiyum tarafından Suriye'nin Treyfi, Zeyzun, Deyrizor ve Mıharde bölgelerinde 4 bin megavat kurulu güce sahip doğal gaz çevrim santralleri, ayrıca Vidyan el-Rabii bölgesinde 1000 megavat kurulu güce sahip güneş enerjisi santrali (GES) inşa edilecek ve yaklaşık 2 yıl içinde devreye alınacak. Doğal gaz santralleri ise üç yıl içinde tamamlanacak.
Oluşturulan konsorsiyum ile, Suriye'nin enerji arzı güvenliğinin sağlanması ve çevresel sürdürülebilirlik ile bölgesel kalkınma hedefleniyor.
Prof. Dr. Volkan Ediger, Suriye’nin güneş enerjisi potansiyelinin ‘çok yoğun’ olduğunu belirtti.
Ediger, “Güneş potansiyelinin kullanılması tabii ki iki açıdan önemli. Dünyada biz artık fosil yakıtları bırakıp yenilenebilir enerjiye bir geçiş dönemi içindeyiz şu anda. O açıdan da iyi. Bir de Suriye'nin acil enerji ihtiyaçlarını karşılama var değil mi? O açıdan da iyi. Yani en yerel kaynağı güneş ise ondan niye istifade edilmesin,” diyerek güneş enerjisi potansiyelinin kullanımına dikkat çekti.
İç savaş döneminde enerji arzı
Suriyeliler iç savaşın başlamasından bu yana ciddi enerji sıkıntısıyla mücadele ediyor.
Yıllar süren savaş, ülkenin elektrik şebekesinin yüzde 50'sinden fazlasını felç ederek, elektrik üretim kapasitesini 8 bin 500 megavattan 3 bin 500 megavata düşürdü. Bunun başlıca nedeninin, Mıharde, Halep ve Zeyzun bölgelerindeki elektrik santrallerinin ciddi zarar görmesi olduğu belirtiliyor.
Suriye 2011'deki iç savaş öncesinde günde 400 bin varil petrol üretip ihraç ediyordu. Ancak şimdi 20 bin varil üretebiliyor ve ithalata bağımlı. 2011'de yeni yeni gelişmekte olan doğal gaz sektörü ise bugün neredeyse yok denecek kadar az.
HABER İÇERİK VE KAYNAK: euronews.com