DEVLETTEKİ KİRALIK ARAÇLARI TAKİP EDEN VAR MI?
Özellikle MERSİN ilinde tüm kamu kurum ve kuruluşlarında araç kiralama yolu ile hizmet alınıyor.
Yürürlükteki tasarruf genelgeleri olmasına rağmen, kamu kurum ve kuruluşları, özellikle BELEDİYELER ve iştirakleri ARAÇ KİRALAMA işinden hiç vazgeçmiyorlar.
Çok büyük paralar harcanıyor.
Sözde ihale suretiyle aldıkları bu hizmette şart koyuyorlar.
Üzerlerinde resmi hizmete mahsus yazması lazım.
İlgili kuruluşun logosu olması lazım.
Araç takip cihazı olması lazım.
Bunlar olsa, kimse bu araçları babasının malı gibi kullanamayacak, evine işine, özel hayatındaki bazı görüşmelere gidemeyecek.
Ama gelin görün ki, uygulama tersi.
Araçlar sivil plaka.
Çoğu ilimiz plakasını taşımıyor.
Üzerlerinde ilgili kurumun logoso yok.
Resmi hizmete mahsustur yazmıyor.
Bu araçlar resmi hizmete değil KEYFİ HİZMETE KULLANILIYOR ve takip edeni yok.
Ara sıra basına yansıyan olursa da, uyduruk önlemler ile işleri geçiştiriyorlar.
Araçlardan kaç adet kiralandı, şu an nerede, kimin emrinde çalışıyor, kim kullanıyor, nasıl kullanıyor, bunun denetimini ilgili birimlerin dışında devletin denetleme mekanizması olan kurumlarında takip etmesi lazım.
Mersindeki kamu kurum kuruluşları başa olmak üzere, tüm belediyelerdeki araç kiralama ihalelerini inceleyip, hizmet alınan araçların kimin altında, nereye, kime hizmet ediyor, iş yasal mı, mevzuatlara uygun mu incelenmesi, tüyü bitmedik yetimin hakkı olan ve şehitlerin hakkı olan BEYTÜLMALI korumak devletin yetkililerinin görevi.
Neden hassas bir çalışma yapılmıyor?!
Neden resmi yazılar ile ilgili yerler ikaz edilip, kanunu, nizama, yönetmeliğe, genelgelere uygun çalışma sağlanamıyor?!
Gerek belediyelerin kendileri, gerekse iştirakleri olan şirketlerin kendileri milyonlarca lira harcayıp, hizmet satın alıyorlar.
Ama araçlar keyfi kullanılıyor.
Torpili bulanan altına araç veriliyor.
İşle alakası olmayanlar bu araçları özel işlerinde, evlerine gidip gelirken, çocuklarını okula bırakırken, kreşten alırken, pastanede, lokantada görülüyorlar.
Plakalar sivil olunca dikkat çekmiyor.
Çünkü üzerlerinde logo ve resmi hizmete aittir ibaresi yok.
Mersin 33 plaka, o plakanın dışındaki, özellikle 34 plakalar mutlaka durdurulup kim olduğu, nereye ait olduğu, kullananın niye kullandığı sorulmalıdır.
Amaç dışı kullanılanlar hakkında yasal işlem yapılmalıdır.
Kolluk ve diğer ilgililer bu konuda sıkı bir çalışma yapmalıdırlar.
Devletin parası ile birileri saltanat sürmemelidir.
Buna izin verilmemelidir.
Biz yazdık, uyardık demeyle olmuyor.
Takip, denetim şart.
Tatil günleri bile bu araçlar oto parka çekilmiyor, bazılarının altında özel araçmış gibi kullanılıyor.
Yaylalarda, denizde, kısacası karayollarında bu denetim kollukça arttırılmalı, ruhsat kontrolü ve kullanan kontrolü, görevi, görev emri olup olmadığı, araçta takip cihazı bulunup bulunmadığı kontrol edilmelidir.
5018 SAYILI KAMU MALİ YONETIMI VE KONTROL KANUNU açısından DEVLETİN ZARARI MESELESİ İLE OLAYLARA BAKTIĞIMIZDA: “….. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanun’un “Kamu Zararı” başlıklı 71’inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca kamu zararı, “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması” şeklinde tanımlanmış olup bahse konu maddenin ikinci fıkrasının (g) bendinde ise, “Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması” hususu kamu zararının belirlenmesinde esas alınacak kriterler arasında sayılmıştır.
Hesap verme sorumluluğu: Madde 8- Her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur ve yetkili kılınmış mercilere hesap vermek zorundadır.
Üst yöneticiler: Madde 11- Bakanlıklarda ve diğer kamu idarelerinde en üst yönetici, il özel idarelerinde vali ve belediyelerde belediye başkanı üst yöneticidir. Üst yöneticiler, idarelerinin stratejik planlarının ve bütçelerinin kalkınma planına, yıllık programlara, kurumun stratejik plan ve performans hedefleri ile hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, malî yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi, izlenmesi ve kanunlar ile Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden .... mahallî idarelerde ise meclislerine karşı sorumludurlar. Üst yöneticiler, bu sorumluluğun gereklerini harcama yetkilileri, malî hizmetler birimi ve iç denetçiler aracılığıyla yerine getirirler.. DEMEKTEDİR.
Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Hesap verme sorumluluğu” başlıklı 8. Maddesinde YUKARIDA NE DİYORDU?: “Her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur ve yetkili kılınmış mercilere hesap vermek zorundadır.”
BU DEVLETİN HESAP SORACAK MERCİ VE MAKAMLARI NE YAPIYOR ACABA?!
ALLAH BU DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN
CEVAP VE DÜZELTME HAKKINA SAYGILIYIZ.
Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.
CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ e- posta ADRES: