Hayat kolay değil!
Bir ömür gelip geçiyor, farkına varmıyorsunuz.
Bir gün geliyor uçup gidiyorsunuz bu diyardan.
Kavgada, gürültü de, doyumsuzlukta, beğenmemekte, yeterli bulmamakta, aklınıza ne geliyorsa bitiyor.
Bitmeyecek gibi yaşayanlar var.
Tüm meseleleri dünyalık üzerine..
Rahmetli babam derdi ki, “oğlum, himmeti boğazına olan oburun değeri çıkan kadardır”
Yaradılış gayene uygun, çevreye, doğaya, insanlığa, yaratılanlara hizmet etmeye bak.
Bazıları hep makam, mevki, para, şan, şöhret deyip sarılmıştır hayata.
Oysa aldanmıştır, aldatılmıştır…
Neyse…
Hikayeyi bilmem bilir misiniz, Dünyaca ünlü bir diş hekimi olan SAM ve karısı BECKY 50. Evlilik yıldönümünü kutluyormuş.
SAM birden bire soruvermiş.
“Sevgilim bu 50 yıl içinde beni hiç aldattın mı?”
BECKY “o nereden çıktı” diye önce bir sinirlenmiş, sonra, “cevabı öğrenmek istemezsin herhalde?” demiş.
SAM, “isterim lütfen anlat” demiş.
Madem öyle “seni üç kez aldattım” diye söze başlamış BECKY..
“üç kez öyle mi, kim bunlar?”
İlki, diye anlatmaya başlamış BECKY:
“hani sen 30 yaşında idin ve kendi diş kliniğini kurmak istiyordun da hiçbir banka sana kredi vermiyordu. Sonra bir banka müdürü bizim eve geldi ve hiçbirşey sormadan tüm kağıtları imzaladı, sen en modern aletlerle kliniğini açmıştın.
“ooo benim için kendini feda ettin ha, benim sevgili karıcığım, peki ya ikincisi?”
“Hani 50 yaşında kalp krizi geçirmiştin ya… Kritik bir baypas ameliyatı olman gerekiyordu. Hiçbir doktor cesaret göstermiyordu. Her an ölebilirdin. Dr. BEKAY onca yoldan kalktı geldi ve senin ameliyatı yaptı da sen hayata döndün”
“ah benim sevgili karıcığım, hayatımı kurtarmak için kendini bir kere daha feda ettin öyle mi? Hiç kimsenin böyle bir karısı yok. Peki, 3. Aldatışın?”
“Hatırlıyor musun kocacığım, yıllar önce sen diş hekimleri odası başkanı olmak istemiştin de 347 oyun eksik idi. Ve sen başkan seçilmiştin!!!”
.......
Gördün mü bak, yaşam neler yaşatıyor insana…
Kıssadan hisse, anlayana…
Bir tane hikâyede bizden anlatalım:
Temel iş bulmak için uzun süre beklemiş, gözlemiş, nihayet bir iş bulmuş, iş yerinde kendisine bir form doldurması istenmiş.
“Adı, soyadı, doğum yeri, doğum tarihi, ana adı, baba adı..”
Derken, şöyle bir soru ile karşılaşmış:
“Evlilik hali?”
Temel bir süre düşünmüş ve sonra yanıtlamış:
“Haftada iki defa!..”
İşte, türlü türlü insan var.
Orada öyle, burada böyle…
Nasıl yaşadığın önemli…
Neye değer verdiğin, neyi çok sevdiğin…
Dünya imtihan dünyası…
Yaşadıkça göreceğiz, göreceksin.
Allah her şeyin hayırlısını nasip etsin, şerden uzak tutsun.
Baki selam ve dua ile.