ŞİMDİKİ BAŞKANLAR PALAVRACI

Allah sizi inandırsın, siyasetin içine yuvalanmış olanların yüzde 90’ı palavracı…

Atma da, tutma da, sıkma da oldukça başarılılar.

Etrafınıza bakın.

Kaç başkan var inceleyin.

Yaptığı işleri, icraatım dediği mevzuları, projem dediği size sunduğu işleri kontrol edin.

Devir teknoloji devri.

İnternet denen bir şey var.

Elinizde akıllı telefon var.

Bunların size proje, benim icraatım dediklerini sorgulayın, karşınıza 100’e yakın belediye ve devlet kuruluşu çıkar, onların bu işleri daha önce yaptıklarını görürsünüz…

Ne demek istiyorum?!

Bunlar fikir hırsızı, emek hırsızı, proje hırsızı, KOPYACI BELEDİYECİLER!!!

Birinin başka bir ilde yaptığını, bunların basın bürosu dediği ve oluşturduğu KIYTIRIK ve torpille oturan o bürolardakiler, görüp, biraz değişiklik yapıp başkanlarına sunuyorlar, onlarda yutuyor!!!

Yada yutmak işlerine geliyor!!!

Hâlbuki kim kendine bir proje, çalışma getirdiğinde kabulden önce girip internette arama yapsa, onun daha önce bir başka kurum ve kuruluş tarafından icra edildiğini görür.

Bakın örnekleme vereceğim, kimse özelinde benim düşmanım değil, kimseyi hedef almıyorum, ortaya karışık koyuyorum…

Biri ucuz ekmek der, diğeri de der…

Biri yemek veriyorum der, diğeri de başka yerde der..

Biri turnuva der, bisiklet turu der, şenlik, festival, konser der, diğerleri de der…

Sosyal faaliyet adına, evlenene yardım, beyaz eşya veriyoruz, doğurana bez veriyoruz, okuyana okul çantası veriyoruz der biri, diğeri ondan alır kendinin fikri imiş gibi uygular….

Bayramda şeker alırlar, özel günlerde eşantiyon saat, ajanda, anahtarlık yaptırırlar, diğerleri de izinden gider.

İşin içinde para harcamak var ise, birileri para kazanacaksa, bunlar her işe el atarlar.

Halka ucuz, sıhhi ulaşım sorunu getirelim derdine düşmezler.

Durak harici indir bindir işini çözemezler.

Kaldırım işgallerini, kamu malının işgallerini önleyemezler.

İşyeri ve evlerininde eklenti çıkıp kamu malını işgal edenlere sessiz kalırlar...

Yaya geçitlerinde durmayan araçları gereğini yapamazlar.

Piyasada etiket ve hijyen denetimini yapamazlar.

İmarlaşmanın çarpık olması ve berbat binalaşmanın önüne geçemezler.

Ama bol bol göstermelik foto çekip, basın bülteni yapıp, bunları yaptıklarını beyan ederler…

Yapmadıkları çok şeyi yapıyor gibi anlatırlar.

Senin benim paramla dolan devlet kesesinden, ucuz ekmek satarlar, yemek satarlar, kılık kıyafet dağıtırlar, öğrencilere burs verirler, ramazanda gıda paketi verirler, hepsinin üstüne kendi isimlerini yazar resimlerini koyar haksız reklam yapar, el kesesinden de millete iyilik yaparlar…

Bu model başkanlar, son 25 yılda git gide artış sağladı.

Bu işin siyasi çatısı yok.

Hepsi birbirine benziyor.

O yüzden halkın da bunlara inancı yok.

Hani diyorlar ya, başkanımız şu kadar oy ile seçildi (!)

Geçeceksiniz bunları…

O başkanda maharet var ise, çıksın bağımsız aday olsun, eşi çocukları ona oy vermez.

Kimi kandırıyorlar…

Bizim millet parti tutar, o parti hangi kişiyi aday gösterir ise, onun kişiliğine, mişiliğine bakmaz gider oy atar.

Aldığı oyu, ben aldım havasına giren her başkana selam olsun, buyursun, delikanlı bir hareket içine girip, partiden değil bağımsız aday olsun, bakalım kaç oy alacak?!

Bu gün 100 bin, 500 bin oy aldım diyen bağımsız aday olsun, 10 bin oy alsın, suratıma koro halinde tükürmezseniz namertsiniz!!!

Tükürün!!

Alamazlar.

Bizim millet adama şalgama bakmaz, oy verir…

O yüzden bir tarafımızın yaşı kurumuyor işte!

Siyaseti palavracılar, düzenbazlar, sahtekarlar yaptığı sürece ve biz bunlara sorgulamadan oy verdiğimiz müddetçe, hiçbir şeyin hesabını, hiç kimseden sormaya hakkımız olmuyor!!!

Ama gelin görün ki, millet bunu algılamıyor.

Yapacak bir şey yok.

Ninni yavrum, ninni…

Uyusun da büyüsün, ninni…

Tıppış tıppış oy versin, ninni..