Taksi ve Adalar üzerine
Samimiyetle yazıyorum. Bu taksi işini belki 50 kez gündeme taşıdım. Büyük bir RANT düzeni kurulmuş, plaka tahdidi konmuş, parası olan plakaya yatırım yapar olmuş.
Aralarında ünlü Futbolcu, Sanatçı, Gazeteci, Sendikacı, Meslek Odası Başkanları ve Siyasilerinde olduğu garip bir yapılanma yapılmış.
Yıllardır kanayan yara.
Vatandaşın yararını, kamunun çıkarını ön plan almayıp mutlu bir azınlığın daha mutlu olması için feda edilmişiz.
Bana kalırsa 5 değil 10- 15 bin taksi daha piyasaya sürülsün. Ciddi bir denetim mekanizması kurulsun. RANT düzeni son bulsun. Vatandaş kazansın, kamuoyu kazansın.
Avrupa standartlarında taksicilik yapılsın.
Geliyorum, Adalar da elektrikli araç işine.
Toplumun, milletin, kamunun yararı olan her işte idarecilerin yanındayım.
Burada ise birde DOĞAYA katkı ve yarar var.
İşi sulandırmaya, oraya buraya çekmeye gerek yok.
Adalarda fayton işi yanlış.
Hem o hayvanlara yazık...
Hem artık uygulama çağdışı.
Bazıları yıllardır kurulan RANT düzeni ellerinden gidiyor yâda gidecek diye sinsice işi baltalamaya kalkıyor.
Yetkililer bu aykırı seslere değil, vicdanlarının ve hakkın sesine kulak versinler.
Bu yazdıklarımı sadece İstanbul özeline indirmeyin.
Ülkenin her yerinde aynı olmalı.
Plaka tahdidi ne, rant düzeni kurmanın amacı ne?
Bu servis aracında da, minibüs hattında da, halk otobüsü hattında da, Taksi dede, diğer tahdit konan işlerde de düzelmeli artık.
Birileri, yetkili makamda oturanlar, “KİMSENİN HALKI SOYMAYA, HAKSIZ KAZANÇ ELDE ETMEYE, KOLAY PARA KAZANMAYA HAKKI YOKTUR. HERKES HALKIN HUZURU- MUTLULUĞU- REFAHI İÇİN, HALKIN ÇIKARINI KENDİ ÇIKARINDAN ÖNDE TUTACAKTIR”
Demesi lazım.
Yeter Artık!